Saint Petersburg: Karanlıklar Prensesi
14-17 Mayıs 2008 tarihleri arasında bir fırsat doğdu ve 3 gece 4 gün sürecek Saint Petersburg (St Petersburg) gezisi yaptım. St Petersburg ve Moskova gezi listemizde bulunan şehirler arasında olmasına rağmen bir türlü gidememiştik. Daha doğrusu hemen yanımızda görüp önce uzakları gezelim dediğimizden, hep ertelendi durdu bu şehirleri ziyaretler. Tek başına da olsa St Petersburg şehrini gezme fırsatı çıkınca kaçırmadım doğrusu.
St Petersburg şehri için neden “karanlıklar prensesi” tanımını kullandığıma gelince; bu tanım bana ait değil. Kısa St Petersburg yolculuğundan Türkiye dönerken uçakta yanımdaki koltuğa düşen ve St Petersburg’da çalışan mühendis eşi nedeni ile burada yaşayan çocuklu Türk annenin St Petersburg için yaptığı yakıştırmayı aynen benimsedim. St Petersburg’da bulunduğum ilk gün şehri kaplayan ve elimi uzatsam hemen değeceğim kara bulutlar yüzünden şehrin nasıl karanlık olduğunu görmüştüm. Bu bayan St Petersburg’da güneşi en son gördüğü eylül ayından sonra, bir daha en son nisan ayında gördüğünü söyledi ve bu şehri çok güzel bulduklarından ona “karanlıkların prensesi” adını taktıklarını söylemişti. Bu nedenle bende bu yazıma başlık olarak bunu seçtim ve sizlerle her gezi sonrası yaptığım gibi taze taze paylaşmaya giriştim.
|