tekrar herkese merhaba,
kurda sormuşlar: "boynun neden kalın? diye". o da cevap vermiş: "kendi işimi kendim görürüm."
)
şaka bir yana, şöyle birşey denedim ve sonuç epey hoş oldu: önce koyu gri astar kat olarak, sonra üzerine parça parça bölgelere olmak üzere (gölgeli kat) sırasıyla oksit sarı, koyu kahverengi ve yeşil toz boya attım. boyayı kompresörle atınca çok ince zerreler halinde yayıldıgı için doğal durmuyor. o nedenle, tulumpa dedikleri bir edavat ile attım. boyalar iri taneli olarak püskürtülecek şekilde memesini ayarladım. boya, bölgesel ve gözenekli olarak atıldıgı için oldukça doğal bir görüntü aldı. toz boyanın içine özel tutkalını atmazsanız, çok kısa sürede boya akıp gidiyor. o nedenle ya tutkal katılmış toz boya, ya da su bazlı plastik boyalarla bunu denemek lazım.
"şelale suyunun zamanla aşındırdıgı kaya" görüntüsü vermek için en kolayıma gelen yöntem şu oldu:
1. önce zemini kazdım ve toprağı ıslatarak üzerine sera naylonu serdim (ıslatmak=naylonun tam yerleşmesi için, sera naylonu=dayanıklı izolasyon için)
2. şelalenin akacağı duvarı, delikli briket taşlarla örerek yaptım. örme esnasında briket deliğinden sulama borusunu geçirmeyi unutmamak gerekir. bir de örme bitince bu briketlerin her yerinin çok iyi bir şekilde sıvanması şart. herşey bittikten sonra aralardan su sızması, devir-daim olan suyun her sirkülasyonda azalması demek
3. arasına sulama borusu konulmuş, örülmüş, sıvanmış duvarı amorf bir iskelet haline dönüştürmek için, üzerini ve yanlarını doğadan topladıgım büyük taşlarla kafes telini maskeleyerek çevreledim. bu kez siyah çimento değil de, çabuk kurudugu ve daha iyi izalasyon sağladıgı için beyaz çimento ile taşları çimentoladım. burada en önemli husus, döşediğimiz sulama borusundan çıkacak suyun izleyeceği güzergahı (ki ben mağaralar şeklinde boşluklar bırakarak taşları yerleştirmiştim) zevkimize göre bu esnada şekillendirmek. sonra, bunu yapmak için yaptıgınızı yıkmanız gerekebilir
4. en zevkli kısım da burası. aynı yanardağın ağzından çıkan lavların soğudugunda aldığı şekil gibi, beyaz çimentoyu yoğurt kıvamında yapıp, pet şişenin ağzını keserek içine doldurdum ve tepeden yavaşça damlatarak akmasını sağladım. iskeleti oluşturan duvarın değişik şekillerdeki iri taşlarla kapanmasından dolayı, damlattığım koyu kıvamlı beyaz çimento harcı her düştüğü yerde farklı bir görüntü arzetti. bu da tam benim istediğim gibi, suyun ve rüzgarın zamanla aşındırdığı kaya parçalarını andırdı.
bu kadar..
tabi, bu akan suyun toplanacağı ve oradan da dinamo ile geri şelaleye pompalanacağı göleti de düşünmek gerekiyor. yekpare sera naylonunun üzerini (şelale kayası ve gölet zeminini kaplayacak şekilde), doğadan toplanmış yassı ve nispeten daha küçük taşlar ve siyah çimento ile döşedim. aralarına doğal görünüm versin diye iri kaya parçalarının koymam da hoş oldu.
en nihayetinde yukarıda anlattığım yöntemle boyanmasını müteakip şelale ve göleti hazırdı.
ben bir de göleti eğimli yaptım ve 5-6 adet de set yaptım suyun akış güzergahına tümsek görüntüsü versin diye. her setin yan tarafına da testi koydum sete biriken su testiden aksın diye. testinin agzını çakıllarla doldurdum ki; tıkanan testilerin agzından bir kısmı akarken, suyun diğer kısmı setin üzerinden taşsın ve su çağlasın diye diye.
selamlar