Eğer Suç Oluşabiliyorsa, önlemekle Görevli Olanlar Ne Yapiyorlar.
Merhaba,
Ormanlarımızın işgali,tahribi,talanı hiçbirimizin kabul edemeyeceği suçlar işlenerek oluşuyor.
Ben son 5-6 aylık yaşadıklarımdan sonra, hiç kimsenin orman alanını işgal edebileceğini sanmıyorum. Bu iddiamı yetkililere sunuyorum.
Arazimizden kadastro 16 yıl önce geçtiği halde,tapulu olduğu halde daha önce görevini yapmamış bir orman şefinin " galiba burası orman" lafı etmesi üzerine hiçbir belgeye bakılmaksızın mahkemece iptal edildi.
Araştırdıkça şu gerçekler ile karşılaştım. Kimse ama hiç kimse yürürlükte bulunan kanunlara ve Yargıtay Kararlarına ve görevini layıkıyla yapan bir orman idaresine rağmen, orman alanını işgal edemez. Aksini buyurun ispat edin.
Kanunlarımız muğlak ifadelerle ve kayıtsız,şartsız ormanı haklı çıkarmak için yorumlanabilecek ifadeler ile dolu, Yargıtay Kararları da cabası.
Bütün bu olgulara rağmen birileri eğer orman arazisini işgal edebiliyorsa helal olsun. Adama bir de üstün hizmet madalyası vermek lazım.
Bakın Bir Orman Bölge Müdürlüğü yazısında ne denmiş.
ormandan gelen cevapta açık bir biçimde yazılmış İlk laf söyle diyor " haksız kazanımdan elde edilmiş tapu"
Hemen açıklayayım devlet tapu vermiş olabilir ama bu tapu haksız kazanımdan elde edilmiştir diyor. Peki bu ne demek ?
İkinci laf şöyle " Yürürlükte bulunan mevzuata göre mülkiyet belgesi sınırları ayırıcı unsur olarak kabul edilmemektedir."
Bu laf daha da dikkat çekici. Yani kibarca, Tapunuzun bir geçerliliği yok demek istenmiş galiba.
Şimdi düşünelim. Orman İdaresinin Devletin verdiği tapuyu bile iptal etme yetkisinin olduğunu ve adliyelerde yazılı "Adalet Mülkün temelidir " olmasına rağmen mülkiyet belgesini sınırları ayırıcı unsur olarak saymazken, Şehirlerde kıymetli arazileri işgal eden kişiler ile başa çıkmasına neyin engel olduğunu açıklayabilir mi?
Orman Müdürlükleri kendilerine neyin engel olduğunu açıklasınlar. Hangi kanun görevlerini yapmalarını engelliyormuş merak ediyorum.
Saygılar
|