View Single Post
Eski 03-04-2008, 09:15   #1
onurcom60
Yeni Üye
 
onurcom60's Avatar
 
Giriş Tarihi: 10-09-2007
Şehir: TOKAT
Mesajlar: 22
Atatürk'ü Ağlatan Ağaç

Atatürk'ü Ağlatan Ağaç

Eskiler, yaşlı ağaçları kesmek için ormanlara giderken baltanın ağzını bir kumaş parçasıyla sıkıca örtermiş. Bunu biliyor muydunuz?
Çünkü, ağaçların, bizim bilmediğimiz yaşama gücü, oduncunun elinde o kesici aleti görünce korkudan bir salgı yapar, bu salgı, genç fidanların öz suyunu zehire dönüştürürmüş.

Bir efsane bile olsa (ki bilim bugün bu efsanelerin de aslını meydana çıkarıyor) evet, bir efsane bile olsa...bu gelenek bir çok gerçeği gün ışığına çıkarıyor.
Siz Atatürk’ün ağaç sevgisi hakkında neler duydunuz, neler okudunuz bilmiyorum. Bir konu var ki okuma kitaplarının baş yazısı olarak neden onu seçmiyorlar, neden bütün çocuklarımıza anlatmıyorlar, ben bunun cevabını veremiyorum.

Ankara, Kurtuluş Savaşı’ mızın eşsiz önderine kollarını açtığı günlerde, Çankaya’dan şehre inen yol üzerinde tek bir iğde ağacı varmış; ağaç olarak. Mustafa Kemal, o ağacın önünden geçerken her sefer, yanındakilere gösterir o iğde ağacını, “Bak" dermiş, "Bu benim iğde ağacım”. Bu sevgiyi bilmeyenler, haberli olmayanlar, bir gün yolu genişletmek amacıyla iğde ağacını kesmişler.

Ve Mustafa Kemal onu selamlamak üzere başını çevirdiğinde ağacın yerini bomboş görmüş. Heyecanla “Ne oldu benim ağacıma” diye sormuş. Kesildiğini öğrendiği zaman da iki elini yüzüne kapayarak ağlamaya başlamış. Bugün koca bozkırın ortasında binlerce ağacın yeşerip göverdiği bir Ankara ve bir Gazi Orman Çiftliği varsa eğer, bunu Mustafa Kemal’ in o günkü göz yaşlarına borçluyuz. Bir iğde ağacı yerine bir orman, binlerce ağaç, binlerce sevgi.

2000 yılının çocukları, doğayı böylesine algılamayı öğrenmezse eğer, böylesine sevmezler ve saymazlarsa, yalnız topraklarımız değil, yüreklerimizde, boz bulanık bir sevgisizliğin içinde, bir bozkır yalnızlığını yaşamaktan öte hiçbir şey yapamayacaktır. Teknik ne kadar ilerlerse ilerlesin, güçlenirse güçlensin! Canlıya sevginin ve saygının her çağda, her zaman ve her mekânda bir başka anlamı ve bir başka değeri olacaktır.

onurcom60 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön