View Single Post
Eski 19-12-2007, 18:30   #24
kuru.umit
Ağaç Dostu
 
kuru.umit's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: istanbul
Mesajlar: 712
Küre Dağları

Selam sanal gezginler,
Safranbolu dan sonra Kastamonu ve çevresini, Küre dağlarını ziyaret etmesek eksik kalır. Safranbolu'dan iki yol izleyebilirsiniz; Safranbolu-Pınarbaşı yapıp 63 km sonra Paşakonağında veya www.parkilica.com da gördüğünüz Park Ilıca tesislerinde kalabilirsiniz.
Birincisi fotolarda gördüğünüz gibi eski bir Türk evi , yataklarınız döşekler şeklinde, yanda kalanın horultusunu duyabilirsiniz, ama çok otantik bir atmosferde kalıyorsunuz. Tuvalet kapıları, dolap kapıları olanlardan (duş imkanı var). Hatırladığım kadarı ile 8 odası vardı. 20 kişi ağırlayabiliyorlar. Ama çevresi o kadar güzel ki, akşamları yemeklerde harika, sabahları kahvaltılarda. Burada sağa-sola gitme , Küre dağlarından bir nefes tatma şansınız var.
Park ılıca ise bangolow tarzı evler ve burası da güzel bir yer, tesisi gezdim ama ben Paşakonağında konakladım. Bir diğer rotada , Safranbolu-Kastamonu yapıp (103 km), Kastamonu da konaklama ve civarı gezmek. Kastamonu-Pınarbaşı arası 90 km. Gidip gelmektense Pınarbaşı-Küre dağları yapıp, Kastamonu’yu günü birlik gezip, Sinop da gece konaklamak daha iyi olur herhalde.
İsfendiyar Dağları olarak da bilinen bu sıra dağların bir bölümü, 2000 yılından beri milli park ilan edilmiş. Karadeniz nemli karstik (kolay eriyebilen kayalardan oluşan arazi) orman ekosisteminin en iyi örneğine sahip olan Küre Dağları koruma altında. Avrupa'nın 100 koruma alanı içerisinde olan Türkiye'ye ait 9 alandan birisi burası. Buraya kadar kitabi bilgi, bundan sonrası ben kulunuzun gözlemleri.
Pınarbaşı kastamonuya bağlı bir ilçe. Paşakonağı 200 yıllık konaklardan hani şu ebeveyn tuvaletleri dolaplarda saklı olanlardan. Hoş bir amcam hizmet veriyor. Konak karşısındaki selenderlerin bulunduğu alana gidip, civara doğru kısa bir yürüyüş yapın. Benim hiç görmediğim güzel güzel çiçekler var, karşıda da Pınarbaşı ayaklar altında. Her tarafta mor sarıçiçekler, gelincikler var. Sonradan isimlerini öğrendiğim dağcıl sığırkuyruğu (meğersem kendileri endemikmiş-zaten bu bölgede 100 ün üzerinde endemik çiçek varmış) ve bahçehezeranı ilk dikkatimi çeken çiçeklerdi. Hele bahçehezeranı mor renkleri ile çok çekici görünümde.
Paşakonağında odalar, Safranbolu ve Kastamonu konaklarının bütün özelliklerini taşıyorlar. Alt katta da bir mini konferans salonları var. Burası Dünya Doğayı Koruma Derneği (WWF) ve Kastamonu valiliğince restore edilmiş. Sedirler üzerine hazırlanmış olan yataklar çok rahat. Pınarbaşı içinde küçük bir yürüyüş yapabilirsiniz. Ilıca köyüne mutlaka uğrayın. Ilıca köyü, Pınarbaşına 10 km. Yol boyu her yer yeşillik, eski ağaçlar tüm heybetleri ile iyi ki geldiniz diyorlar. Yukarıya bakarak gidin, çünkü gökyüzünde avlanmaya çıkmış atmacaları görebilirsiniz. Orayı gezdiğim iki günde hayatımda doğada hiç görme şansımın olmadığı kartal, atmaca, şahin, karaca ve tavşan gibi hayvanları görme şansım oldu. Ilıca küçük bir köy ama ekoturizmin en güzel örneklerinden. Evler, insanlar ve doğa harika.

Eklenen Resimler
     
kuru.umit Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön