Yeni yanıltmaca:''Ağaçlandırma Eylem Planı''
Yücel Çağlar
Kırsal Çevre ve Ormancılık sorunları Arş Der.
Başbakanlık 1 Kasım 2007 tarihli Resmi Gazete'de konusu ''Ağaçlandırma Seferberliği'' olan bir genelge yayımladı......
Söz konusu haber en azından dışarıdan bakıldığında son sevindiricidir(!):
Çünkü sonunda,1995 yılında çıkarılmış olmasına karşın hemen hemen hiç uygulanmayan 4122 sayılı Milli Ağaçlandırma Kontrolü Seferberlik Kanunu'nun varlığı anımsanmış bu amaçla bir eylam planı hazırlanmış.
Bu belgelerde belirtildiğine göre,2008-2012 döneminde 26 milyon dönüm genişliğinde bir alanda ağaçlandırma,erozyon önleme,mera iyileştirme ve rahabilitasyon çalışmasının yapılması öngörülmektedir...
Ülkemizin başlangıcından 2006 yılı sonuna kadar yapılan orman yetiştirme çalışmalarının toplamı yalnızca 46 milyon dönümdür....
Ancak söz konusu haber ve eylem planı yakından incelendiğinde;
Söz konusu olanın,siyasal iktidarın bu alanda da komuoyunu yanıltma çabası değilse eğer,ilgili Bakanlığın sapla samanı nasıl karıştırdığını kolaylıkla kavrayabiliriz..
Sözü edilen çalışmaların hespi yeni orman yetiştirme amaçlı ''ağaçlandırma'' çalışması değildir!
Çünkü,sözü edilen anılan Eylem Planı kapsamında ''ağaçlandırmanın yanı sıra,en azından her durumda 'ağaçlandırmayı gerektirmeyen 'erozyon kontrolü',' rehabilitasyon', 'mera islahı' çalışmalarına da yer verilmektedir.Üstelik yapılacağı öne sürülen 26 milyon dönüm 'ağaçlandırma' çalışmalarının %73 ünü 'rahabilitasyon' çalışmaları oluşturmaktadır...
Daha açık bir söyleyişle,'rahabilitasyon' çalışmaları var olan orman ekosistemlerinin daha verimli duruma getirilmesine yönelik teknik iş ve işlemlerini kapsamaktadır ve bu iş ve işlemler,her durumda ''ağaçlandırma'yapılmasını gerektirmeyebilecektir.
Öngörülen hedefler ne anlamlı,ne de gerçekçidir!...
Çünkü tümünün gerçekleştirilmesi ve tümüyle başarılı olunması durumunda bile,beş yıl içinde toplam 23 milyon dönümde yapıalcak ağaçlandırma,erozyon önleme,rahabilitasyon ve mera iyileştirme çalışmalarıyla bu hedeflerin gerçekleştirilebilmesi kesinlikle olanaksızdır.
Nerede,niçin ve nasıl bir Ağaçlandırma?
......
Bakanlığın bu soruları yanıtladığı sanılabilinir.Ancak bu yanlış bir sanı olacaktır.
Çünkü her yeni orman yetiştirme,dahası her bitkilendirme çalışması,istense de istenmese de söz konusu hedeflerin çoğunun gerçekleştirilmesine bir bakıma kendiliğinden katkıda bulunabilmektedir...
Söz konusu çalışmaların kendiliğinden katkılarının ötesinde nerelerde ve hangi amaçlarla yapılacağı ,bu yolla kurulacak ormanların yapısal özelliklerinin neler olacağı sorusunun da yanıtlanması gerekmektedir...
Ne var ki, ilgili bakanlık bu soruyu yanıtlayacak durumda değildir.
Çünkü ülkemizde,yurttaşlarımızın 'orman' sayılabilecek ekosistemlerden sağlanabilecek ürün ve hizmetlere yönelik geresinmesi henüz ne ülke genelinde ne de yersel olarak belirlenmiştir...
Bu nasıl bir 'seferberlik'?
Bir yerinde de 'Ulusal Ağaçlandırma Seferberliği'' Eylem Planı olarak anılan planı'nda belirtildiğine göre 26 milyon dönüm ağaçlandırmanın 21,6 dönümünü Orman ve Çever Bakanlığı tarafından gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.
Oysa Başbakanlığın anılan genelgesinde de anılan 4122 sayılı ''Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Seferberlik kanunu''
Çevre ve Orman Bakanlığı'nın Ağaçlandırma ve Erozyon kontrolü ile Orman Genel Müdürlükleri dışındaki çeşitli kişi,kurum ve kuruluşlara ''ağaçlandırma ve erozyon önleme'' çalışması yapma,dahası, ''orman kurma,bakma,koruma'' yükümlülüğü getirmektedir.
Öyle anlaşılıyor ki,gündemde olan ''seferberliğin''%83'üÇevre ve Orman Bakanlığı'nın varlık gerekçeleri zaten bu çalışmaları yapmak olan iki müdürlüğü tarafından gerçekleşecektir.
Artık ülkemizde de,her yerde,her amaçla,her biçimde orman yetiştime çalışması yapılmasının,çoğu durumda kaynak savurganlıklarına yol açabileceği gerçeğinin görülmesi gerekiyor.Ne yazıkki, bu gereklilik Çevre ve Orman Bakanlığı'nın ''Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberliği Eylem Planı 2008-20012'' da
da yerine getirilmemiş; siyasal iktidarın kamuoyunu yanıltma çabalarına yeni
boyut kazandırmıştı..
Cumhuriyet Tarım Gıda Hayvancılık Dergisi
11 Aralık 2007
|