Hoca Ahmed Yesevi, bir gün Türkistan köylerinden birine Tanrı Misafiri olur. Hoca çok yorgundur… Ev sahibi Hoca’ya bir tas içinde "sıcak sulu bir şey" ikram eder. Hoca ikramı kabul eder ve içer. Hoca, bunun ne olduğunu sorar…
Ev sahibi, “Çay” olduğunu söyler…
Hoca çayı içince, hafiften terler ve yorgunluğu geçer, vücudu rahatlar…
Hoca Ahmed Yesevi çayı içtikten sonra şöyle dua eder :
“Bu şifalı bir şey imiş, hastalarınıza bundan içirin ki şifa bulsunlar. Allah Kıyamete kadar buna ruhsat versin !”
İşte, çayın geleneğe göre Türkler arasında sürekli içilmesinin sebebi bu olmuş.
Kaynak : Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar (Prof. Dr. Fuad Köprülü)