|
Huy işte..Aylak durmayı sevmediğimden, evlerde ve fidanlıkta iş kalmayınca beldemizin sevenlerin ve sevgililerin en uğrak yeri olan Ceneviz Kalesi ucundaki deniz fenerindeki uçurumlara iki günde 600 adet çoğu yavru olan Karaburun ve erlicher türü nergislerimden ektim..
Küme küme ektim..birkaç yıl sonra burada binlerce çiçek açacak, denize karşı piknik yapanlar kokularından mest olacaklar..
Ömrüm varken, elim tutarken dünyalık işlerimi tamamen bitireyim istiyorum ve geride isimsiz biri olarak iz bırakmak mutlu ediyor beni..
Dün ise mezarlığa 100 adet, dede evimizin karşısında bulunan anne, babama hayrat olsun diye mermerden onarımını yaptırdığım çeşme yanındaki 4 yere kokulu irislerimden ve nergislerden ekip süsledim..
Daha sonra da havalar müsaade ederse kalenin surları içindeki boş alanlara ve tarihi hamam etrafına da bi 300-400 adet ekeceğim kısmetse..
Yaş ilerlediği için fidanlıktaki soğan sayısını azaltıyorum..bu yıl Mersin Büyükşehir belediyesinin yoksul dağ köylerinde yürüttüğü projeye katkıda bulunmak için 2 bin adet soğan için Vahap Seçer'e face'den mesaj attım..öyle bir umursamaz yanıt geldi ki, sanırım sekreteri yanıt verdi, kızdım, ulen dedim ben bunları bizim kasabaya ekeyim dedim..bin adedini Antalya ve İzmir-Selçuktaki ahbaplara ayırdım..300 kadarı Selçuk Kalesini süsleyecek..
Nergisleri insanın pek inemeyeceği sarp yerlere ekmeye çalıştım..çünkü nergisler yeşil yapraklıyken gelip söken iki ayaklı öküzleri düşündüm..
Bugün şansıma şiddetli rüzgar altında çalıştım, şakır şakır terledim..bu da hoşuma gidiyo..Ölümü mutlaka tadacağız ama böyle sert sporlar vücuttaki glikozu yaktığı için kanser riskini bile azaltıyormuş..
Bugün Allah'tan tarihi eser kazısı yapıyorum falan diye jandarma tepeme dikilmedi ve uçurumlardan yuvarlanmadan kazasız belasız işimi bitirdim.. ��
Bu yalan dünyada doğa için bişeyler yapmaktan çok mutlu oluyorum..
|