Sevgili ağaçlar.net üyeleri,
Bu yıl bahçe işleri belki de hiç olmadığı kadar güç ve belirsizliklerle dolu. Mevsimler birbirine girdikçe geleneksel uygulamalar ya da tekil duyarlılıklarımız da pek işe yaramıyor maalesef. Muğla'da geçen yaz taşındığımız evin bahçesinde yıllarca biriktirdiğimiz atalık tohumlarımızla ekip biçmeye çalışıyoruz. Sonbahar ekimlerinden çok iyi verim aldık fakat bu sezon ne kadar erken ekim yapmış olsak da bitkilerimizi külleme ve kırmızı örümcek belasından kurtaramıyoruz. Kuraklık çok ağırlaştı daha yaz başında olmamıza rağmen köyümüzde susuzluk yaşanıyor. İklim krizi bildiğimiz her şeyi temize çekmemiz gerektiğini söylüyor adeta. Bahçemizdeki domateslerin her çeşidi külleme olduğunu sandığımız hastalıktan mustarip ama sorun sadece domateslerle de bitmiyor. Salatalık, fasulye, bal kabağı ve yeşil kabak, karpuz, kavun, patlıcan hatta sebze adalarına bolca ektiğimiz kendi tohumumuzdan yetiştirdiğimiz kadife çiçekleri, ayçiçekleri dahil bütün bitkilerimiz hızla kuruyor. Gülleci bulamacı uygulamalarımız hastalığı biraz yavaşlattı ama çözüm olamadı, sütlü karışımdan olumlu sonuç aldık ama hastalık yineledi, humik-fumik asit desteği uyguladık bitkiler bu sayede dirildiler, kuruyan fasulyeler dipten yeni sürgün dahi verdi. Domateslerde bol mahsul var fakat neredeyse tüm yapraklar kurumak üzere. Yüz yaşındaki asmamızı toz kükürt ve gülleci bulamacıyla hastalıktan koruyabildik ancak daha genç bir başka asmamız aynı uygulamaları yaptığımız halde külleme oldu. Bokashi suyu verdiğimiz bitkilerde hiçbir olumlu işarete rastlayamadık maalesef. Hastalığa yakalanmayan türler yerli acur, yerli börülce, altın çilek, mısır, lavanta ve biberler. Latin çiçekleri dahi kurudu gitti. Bitkilere bahar başından başlayarak üç defa neemazal verdik iyi geldiğini düşünüyoruz. Bütün bunları tek tek yazmam şundan sabırla, hiç durmadan öğrenmeye azmederek, zehirsiz, adil, tüm canlıların yaşam hakkını gözeterek toprağı işleme çabalarımıza rağmen çevre zorbalıklarının sonuçlarını bizzat görüp yaşıyoruz. Tepemizde ormanın içinde bir taş ocağı var, bahçemizdeki hastalığın bu ocaktan aşağı doğru inen tozlardan kaynaklanabileceğinden şüpheleniyoruz. Artık bir reçete aramayı değil anlamayı öncelik haline getirdik yine de bir önerisi olan olursa sevinçle karşılarız.
|