|
Bektaşi üzümünü frenk üzümünden daha çok sevdim ben. Her ne kadar ben fazla meyve yiyemesem de bu yıl çoğaltmaya çalıştım. Komşumda yeşil ve kırmızı olarak gelen her iki bektaşi üzümü de kırmızı çıkınca farklı cins aramaya başladım. Bir yerde yeşil bektaşi üzümü buldum. Başka çeşitlerle birlikte buradaki iki arkadaşa daha aldık. Ancak daha önceleri olduğu gibi çok büyük gelmedi. Kırmızı olanlar büyük idi. Bu yıl meyvelerini yiyebileceğiz. Bir tane de arkadaşın kırmızı olandan alınca bizim kırmızı bektaşi üzümü çoğaldı. İşim dolayısı ile bir ilçeye gittiğimde pazarda tesadüfen güzel bir nane gördüm. Konuşurken nanenin Almanya'dan getirdiklerini öğrendim. Eşi ile görüştüğümde bektaşi üzüm fidanı sattıklarını gördüm. Ne renk olduğunu sorduğumda yeşil renkli olduğunu öğrendim. Emekli olarak Almanya'dan gelirken iki minik fide olarak getirdiğini ürettiğini öğrendim. Yerini görmek istedim. Sağolsun beni kırmadı. Bahçesine kadar gittik. İlk defa meyve veren bol miktarda yeşil bektaşi üzümlerini orada gördüm. Kendisi bir kısım fidan üretimi de yapmış. Meyvelerini de satıyormuş. Ceviz ve diğer ağaçların altlarına dikmiş. Üzerleri meyve ile dolu idi 15-20 gün sonra olgunlaşacaklarını süyledi. Olgunlaştıkları zaman özel olarak gitmeyi düşünüyorum. Hemen fidanlarından aldım. burada bektaşi üzümünü bilen arkadaşlarıma da verdim. Meyve büyüklüğünü bizim kırmızılar ile kıyaslayacağım. Aldığım fidelerin bazılarının üzerinde meyveleri de var. En kısa zamanda çektiğim birkaç resmi atacağım.
|