@ Asoo, bana göre mükemmel kaleminiz var. Tebrik etmek haddim değil ama en azından teşekkür etmek isterim. Bu özelliğiniz gibi, bazı şeyler Allah vergisi. Ağzıyla kuş tutsa adam sizin gibi yazamaz, ben 40 fırın ekmek yesem halam gibi hamur yoğuramam (bırakın ekmeğini yapmayı), siz ne yaparsanız yapın okey taşlarını arkasından benim gibi hızlı okuyamazsınız. Çok basit gibi görünen işleri dahi şöyle böyle öğrenmek için en az altı ay gerekir. Ustalaşmak ise uzuuun yıllar gerektirir. 20 m.kare yeri kürekle altını üstüne getirmek ne kadar zor olabilir ki? Öyle değil işte, seçtiğiniz kürek dahi önemli. Kayınpederim ben kürekle işlenirken baktı baktı da 'ne yapıyorsun öyle' diyerek aldı küreği elimden, sol ayağıyla küreğe bastı ve benim kollarımdan güç alarak yaptığım hareketi o sağa ayağından destek alarak yaptı. Geçen fasulye için çalı tipi fidancılık yapan bir abimizin bahçesinden kargı kesiyorum. Kargıları kestim kalınca iple bir arada tutmak ve eğrilip bükülmelerini engellemek için üç yerinden bağlıycam. Adam aldı ipi öyle güzel, kolay ve hızlı düğüm attı ki, aynı harekete altı kez yapmasına rağmen gram anlamadım. Bu işler böyle; içeride aşk var ise az veya çok her iş gelir insanın elinden. Ama şu gerçeği de akılda tutup kasılmamak lazım, 'her horoz çöplüğünde öter'. Mevlanaya sormuşlar 'ne bilirsin?' diye, 'haddimi bilirim' demiş.
|