Hani domates fidesini iyice kök yapması daha güzel gelişmesi için üzerinde ceviz kadar meyveleri görününce sulamaya başlıyorduk ya, bu sene yağmurlardan dolayı yalan oldu bu. Hatta biberler için de benzerini söyleyen çiftçi gördüm bu sene; verdiği çarliston biber fidesi için "ilk dikimden sonra biraz büyüyünceye kadar sakın sulama, ondan sonra çok zarar vermez ama yine de ilk biberler görününceye kadar sulama yoksa biberleri daha küçük olur" demişti.
Tabi bu kadar yağmur çamur nem oranını sürekli yüksek tutarken mantari hastalıklara da davetiye çıkarıyor. Geçen sene yaz yağmurları daha geç olmuştu ve yağmurlardan iki gün sonra patlıcanlarda sorun başlamıştı. Bu kez daha erken başlayıp daha uzun süren yağmurlar sonrası, aslında sonrası demeyelim, geçen hafta artık yağmurlar bitti deyip tüm bahçeyi sulandırılabilen kükürt ile ilaçlamıştım. Bir kaç kök sırık domatesin alt yapraklarında renk değişikliği, güllerin yapraklarında da kararmalar görünce sadece bu arkadaşlara ilave bakır attım.
Bir de taze fasulyelerde görmedim deseniz olacak; barbunyalarda tek tük, kuru fasulyede daha fazla (fazla derken 100 kök varsa 10 unda anca) yoğun küçük siyah böceklenmeler gördük. Bu böcekler daha çok hasat döneminde görülürken bu kez bir iki karış boyunda faaliyete başlamışlar. Parmaklarımla bitkiden sıyırdığımda ezilerek simsiyah tortu bırakıyor. Önce üzerlerine sıvı deterjan-sıvı yağ sıktım, bir kaç gün sonra değişen bir şey olmadığını görünce acetamiprid içeren toz ilaç attım, bakalım nasıl olacak.
Bu sene bahçemizde maksimum ekim alanını kullanmakla birlikte sanki daha az yorulup, etrafı daha derli toplu yapabildik. Traktörün çapası sonrası tarlada boşa çıkan alana mısır-ayçiçeği ektik ki yağmurlar yağmasa bunları firesiz çıkarmak zor olacaktı.
Fasulye-barbunyaları geçen sene mevcut inşaat demirlerine paralel çektiğimiz sera iplerine sardırmıştım, bir kısmını da kargıya bağlamıştık. Bu sene tamamını iplere sardım, hep yukarı gideceklerine biraz da yanlara uzasınlar. Böyle daha iyi oldu; kargı bulacam, yere saplayacam, saplayamazsam demirle delik açacam derdi yok, hem daha düzenli gözüküyor.
Dahliyalarda da demir-sera ipi kullandım bu kez.
Bu sene dahliya çeşit sayısı da zirvede; buyukcicek.com dan 20 nin üzerinde çiçek aldık, aldıklarımızdan sadece bir kök açmadı ancak bozulmadı da saksının içinde, tutabilirsek seneye açar herhalde. Boy ve kafa çapı olarak en büyüklerini almamıza rağmen bahçenin farklı taraflarına ektiğimiz dahliyalar 50-60 cm. olunca baş vermeye başladılar. Ekim sonrası bir süre toprağın kuru kalması, ilk kez ektiğimiz yerlerde toprağın işlenmemiş olması buna sebep midir bilmiyorum ancak ilk çiçeklerimizi görmeye başladık.
