Yoğun tüketimi olan bir başka gıda maddesi de patates.
Zaten Bolu'da yaşayıp da patates yetiştirmemek olmaz. Havasından mı, suyundan mı, toprağından, tohumluğundan mı bilmem; Bolu'nun patatesi gerçekten lezzetli oluyor. Bir köylümüzden aldığım patatesler, İstanbul'daki eş dost tarafından çok beğeniliyor. Ama bu patateslerin tohumlukları hakkında bir bilgim yok. Muhtemelen ticari tohumluklar kullanıyorlardır.
Köydeki komşularımdan biri, nesilden nesile ektikleri bir patatesleri olduğunu söyledi. Tohumluk da veririm dedi. Öylece kaldı.
Bizim köyde birileri ile iletişime geçmek hayli zor. Zaten üretim yapan üç dört hane var. Bu insanlar her daim ya bostanlarında, ya hayvan gütmedeler ya da muhtelif sebeplerle ilçeye gitmiş oluyorlar. Köy konağı, köy kahvesi yok. Tek sosyalleşilen yer cami. Camiye gelen ihtiyarlarla iletişim de biraz zor. Biri hiç duymuyor. Biri hanım bilir diyor. Biri benim her şeyi daha iyi bildiğimi söylüyor. Oldukça mütevazı ve çekingen insanlar. Kolay kolay fikir beyan etmiyorlar.
Bir tespitim de köyde hanımların gizli bir hakimiyeti olduğu yönünde. Bilgi birikiminin çoğu onlarda. Sanki burada şehirdeki hemcinslerinden daha güçlüler, ama bu güçlerini fazlaca sergilemiyorlar. Hanımlar yavaş yavaş beni kabullenmeye başladılar ama yanımda eşim olmadan pek sokulamıyorum. Velhasıl köyden patates konusunda bir fayda yok şimdilik.
Birkaç yıl önce çuvalda patates denemiş yarım kilo kadar patates elde etmiştim. Bu sefer işi büyütmeliyim ki, pazardaki patateslerden kurtulayım.
Bu iş için bu sene üç farkı cins patates deniyorum:
Birincisi Göynük pazarından aldığım Afyon patatesi diye satılan tohumluk. Üç ayrı yere yaklaşık 100 ocak dikim yaptım.
Diğeri köyde üretilen, fakat tohumunun ticari mi yoksa geleneksel mi olduğunu bilmediğim bir tür. Bolu patatesi deyip geçiyor, pazarcılık da yapan bu köylümüz. Farklı bölgelere 100 ocak da bundan diktim.
Bu iki cinsin genel durumu böyle:
Üçüncüsü ise Erzurumlu bir dostumun bana getirdiği patatesler. Nesillerdir ektiğimiz patates diye dört adet getirmişti.
Çok lezzetli olur diyor.
Köstebek riskine karşı patatesleri parça parça on dönüm araziye yaymıştım. Bu patateslere kıyamadığım için onları çuvala diktim.
Şimdi bu 200 kök patatesten ne kadar ürün alabileceğimi merakla beklemekteyim.
Ekerken besmele çektik, "Kurda, kuşa, aşa!" dedik. İnşallah duamız fazlasıyla kabul olur, eşe dosta da tadımlık bir şeyler çıkar.
Bu arada bir patatesten ne kadar ürün alabileceğimle ilgili hiç bir fikrim yok.
