View Single Post
Eski 25-05-2018, 05:31   #50
Kozanli
Ağaç Dostu
 
Kozanli's Avatar
 
Giriş Tarihi: 13-09-2015
Şehir: Bursa/Emirsultan/Viyana
Mesajlar: 770
Anacığım

Ne ağlarsın benim zülfü kaderim,
Buda gelir buda geçer ağlama.
İşte geçti, yine bana kaldı soyka derdi anacığım.
Sitemi eğitmen babamaydı.

Sultan, bu kraliçe benim anam-annem canım, dünya ya on çocuk bahşetmiş her iki çocuk arasında da düşük yapmış toplam on dört ve üç asır’a imza atmış cefakâr Anadolu kadını anam.
Çocukluğumdan hatırlarım her Allah’ın günü bir tekne hamur yoğurup ve tandırda ekmek yapar 5-6 ineği sağar sığır katımı çobana yetiştireceğim diye koştururdu.
20-25 eşek, 10,a yakın iş gücünde kullanılan öküz, 300,e yakın tavuk, 150-300 civarında keçi-koyun ve 7-8 at, kapımızda onlarca köpek-kedi bunların organize işi anacığımın elindeydi.
Peşi peşine yaptığı çocukların küçük olmasıyla yardımcı olsun diye oğlunu on dört yaşında evlendirir.
Aldığı gelin de çocuk olmasıyla yardımdan ziyade nüfus yapmıştır.

Onun, çamaşır-bulaşık makinesi yoktu.
Elektrik süpürgesi nedir bilmedi.
Çıra ile aydınlatır geceleri yün eğirir çorap,fanile örerdi.
Sergisini kendi (halı, kilim, palaz) dokurdu.
Mobilyası taştan yapılmış sedirdi.
Sandalyesi-koltuğu taştandı.
Yemeğini odun ocağında veya tandır da pişirirdi.
Tenceresine “hereni” derdi.
Çanağı ağaçtan tabağına tirki derdi.
Evinde akan suyu yoktu.
Otuz beş metre derin kuyudan su çıkarırdı.
Çamaşırını hasan dağında ki sarnıçlarda yıkardı.
Bakrajda ısıttığı su ile yıkanır, yıkardı.
Cumhuriyetin ilk eğitmenlerinden olan eşi görev yapmak için köylere atanınca bütün işi üstlenmiş, binlerce dekar hazine ve meralardan elde ettiği toprak arazi de cabası.
Yakışıklı yeşil gözlüm dediği eğitmen koçası görev yaptığı köylerden bir de yamuklu (kuma) getirince nüfus kalabalıklaşmış.
Sorardım!
-Ana! –nasıl geçinirdiniz?
Kavga etmez miydiniz?
Kavga etmeye zaman mı vardı derdi.
Merak etmeyin!
Söyleyim!
Anam tam beş kuma kadınla yaşamış bir Sultan.
Bir tanesine de kendi dünür gitmiş.
Üç asırlık bir çınardı 2004 yılında ebediyete uğurladık.
Ruhu şad olsun.
Duyar gibiyim, yuh diyenler ve dudak ısıranları…
Anadolu kadını işte bu olsa gerek.
İstemese de katlanmak.
Cumhuriyetin kuruluşu ve bu günlere onların gayretleri, özverileri ile geldik.
Babamın ilk eşi annem, gelenler 2 ile 10 yıl aralıklarla eğlenip kalmışlar.
Ve bir tanesine kendisi dünürcü gidiyor.
Dünürcü gittiği bayan peşine takılıp geliyor.
Getirdikten sonra ise kıskançlık başlıyor.
İki çocuk bırakıp o’da gidiyor.
Ve bir diğer analığımın önceki eşinden olan oğlu; ben annemi götüreceğim deyince babam sessiz kalmış.
Analığım babamın sessizliğine kırılmış olmalı ki oğlunun peşine takılıp gitmiş.
Anam, babamın sessizliğine içerlenmiş.
Analığıma eşlik ederek 2-3 km beraber yürüyerek uğurlamış.
Helallaşıp ağlayarak ayrıldık derdi!
Bir diğer analığım ise, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış bir zamanların…… namı değerin annesiydi.
Abilerim, yaşamlarında giden analıkları hep ziyaret etmişlerdi.
Sıralamada ben dokuzuncuyum ama hep sonlama derdi anacığım.
Zayıf cılız bir yapım vardı, “sıracalı büyüyecekte adam olacak” derdi!
“Evlenecek de karı idare edecek sıracalı” diyerek serzenişini dile getirirdi.
Babam ise “armut dibine düşer” derdi.
Çocukluğumda duyduğum bu sözlerin manasını yaşadıkça öğreniyordum.
Armut 🍐 dibine düşer sözü doğru ama zaman o zaman olmadığından düşen armut kafamı kırıyor.

Kozanlı.
Viyana

Eklenen Resimler
 
Kozanli Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön