İlk kez bu yaz başında eşim karşılaştı onunla ve özellikle küçük canlılardan çok tedirgin olan biri olduğu için bana bu karşılaşmayı müjdelemesi oldukça dehşet verici oldu, bana seslenişini duysaydınız banyoda en azından bir T-rex ile falan karşılaştığını düşünürdünüz
Korkunç T-rex'ten kocamı kurtarmak için koşup banyoya gittiğimde eliyle duvarın köşesini işaret ederek 'ne bu, böcek falan mı, baksana şurada işte, pembe gibi ama elleri de var' diyordu...
Onu fark edebilmek için gözlerimi odaklamam gerekti ve karşımda çok güzel, çok ürkek, çok minnoş ve çok pembiş '
albino' olduğunu düşündüğüm bir
süleymancık duruyordu!
Bizim ona baktığımızı fark edince çabuk çabuk yürüyerek gözden kayboldu. Eşime onun zararsız ve çok şeker bir hayvancık olduğunu anlatınca biraz rahatladı.
O günden sonra bu arkadaş bizim banyoya yerleşti ve bizimle aynı evde ama pek de yüz-göz olmayarak yaşamayı tercih etti, hiç gitmedi, biz de ev arkadaşları olarak bizi seçmiş olmasından onur duyduk.
Muhtemelen albino olduğu için dış dünyadaki tehlikelere -diğer süleymancıklara nazaran- daha açık olduğunun farkındaydı, banyomuzda düşmanı yoktu, beslenmesine rahatlıkla yetecek kadar sinek/böcek de bulabiliyordu, üstelik havalandırma penceresinin çerçevesinde 'yuva' olarak kullanabileceği bir açıklık da bulmuştu, daha ne olsundu
Sonrasında eşimle sık sık karşılaştılar, eşim de ona alıştı ama bana onu görmek nadiren kısmet oluyordu. Bu arada her ne kadar kendisi bilmiyor olsa da ismini 'Kanuni' koyduk
Dün gece bizim Kanuni beslenirken banyoya girmiş bulundum hatta bir sineği ışık hızıyla mideye indirmesine bile tanık oldum! Mest olmuş halde onu seyrederken benimle göz göze geldi ve aceleyle saklandı!
Öyle güzel saklanmıştı(!) ki hemen 'koş koş, bunu mutlaka görmelisin' diye seslenerek eşimi çağırdım, ikimiz de bakıp bakıp kahkahalara boğulduk zira kafasını ve ellerini yuvasına soktu ama popiş dışarıda kalmıştı
Beni görmeyince, benim de onu göremediğimi sanıyor herhalde, gece komiği seni!
Bu anın fotoğrafını çekmeliyim diyerek telefonumu kapıp geri döndüğümde ortadan kaybolmuştu, temsili çizim yaparak ölümsüzleştirmek zorunda kaldım...
Karşınızda 'saklambaç oynamayı pek de beceremeyen' ev arkadaşımız Kanuni ve onun minnoş popişi (-nin kara kalem karalaması)
