Bu yıl önceki yıllara göre epey mısır yedik.
Sadece biz değildik bizim mısırları yiyen. Kuşlar, fareler..
Şundaki rahata bak arkadaş..
Kıvrılmış mis gibi, kahve falan, gazete getireyim..
Mısırlar büyümeye başladığında böcekler görünce bir kez decis ve toz şeklinde böcek ilacı attım, daha sonra ilaçlamadım bir daha.
İlk resimde çoğunlukta olan mısırlar etkinlikten gelmişti, görüntü, verim ve tat olarak oldukça güzeller, haşlamadan rahatlıkla yenebilir, çok da değişen bir şey olmuyor o kadar tatlılar. Ancak közlemeye gelmiyorlar, hem tatları kayboluyor, hem de çok fena dişlere yapışıyorlar. Hem haşlayalım, hem közleyelim, ayrıca çok ta tatlı olmasın canım ne bu pamuk helva mı derseniz bizim yörede sık ekilen eğri-büğrü mısırlar var ancak onlarda da verim olmadı.
Mısırları yüzeye çok yakın ekmemek lazım, kökleri dibe ulaşmayacağı için şiddetli yağmur - rüzgarda yan yatıyorlar. Geçen sene buna dikkat etmeyince kenarlarına ip çekmek zorunda kalmıştım. Bu yıl tek tük devrilen olsa da daha iyiyiz.
Resimleri ziraat mühendisine gösterdim, kuşlar bu kadar çok yiyemez (kimi koçanları tamamen temizlemiş keratalar) yenen kısımlar üst taraftaysa fare yemiştir dedi. Ben de fare delikleri bahçenin diğer tarafından bu tarafına niye geldi acaba diyorum.
Bu yeşil kurtlardan domateslerde de oluyor tek tük.