Olaylar şöyle gelişti:
Geçen yıl Sevgili Akçabardak, sayfasında dut yaprağından ve çok nefis yaprakları olan bir yaprak asmasından sarma yapmıştı, özenip bir yorum yazmıştım. Ah istesem, diye içimden geçirmiş ama isteyememiştim. Bir de ne göreyim? Akçabardak bana bir mesaj yazmış, mesajda o duttan ve o asmadan gönderebileceğini söylemesin mi? Söyledi
Sonra bazı hastalıklar, hastane olayları yaşadık biz. Babam vefat etti, siteye giremedim. Biraz kendimi toparlayınca hemen ağaçlar.net’i açtım tabii. Aslında toparlamaya yardımcı olsun diye daha ziyade. Ve bir mesaj daha:
Sevgili Akçabardak söz verdiklerini hazırladığını söylüyordu. O kadar zaman geçmişti, ben ortalarda görünmemiştim ama unutmamıştı. Güzeller güzeli

Tekrar teşekkür ederim.
Sonra yine bir müddet siteye giremedim. Bu arada Sevgili Güler Hanım, C.Armandii çelikleri yapmış ve isteyenlere göndermiş, o da bir başka güzel, gülleriyle, güleç yüzüyle, harika bahçesiyle. Tabii sayfanın devamını daha okumadan, çelik hazırladığını ve isteyenlere göndereceğini öğrenince ben hemen Güler Hanım’a ‘C.Armandii isteyenler listesi’ne adım yazılsın diye mesaj gönderdim. Ama aaaa! Sayfanın devamını okuyunca anladım ki gönderilmiş bitmiş. Güler Hanım ne dese? Bir dahaki sefere gönderecekmiş. Kimi geri çevirdi ki?
Ve Sevgili SDurul. Sayfasındaki haseki küpelerinin mavisini çok beğenmiştim, o da hemen tohumlarından gönderebileceğini yazmıştı. Tohum beklerken, dünya kadar çiçek geldi. Yani bunları hazırlamak bile nasıl iş, nasıl bir beceridir, hürmetler, sevgiler binlerce kez
