View Single Post
Eski 10-09-2007, 10:14   #13
mcege
Ağaç Dostu
 
mcege's Avatar
 
Giriş Tarihi: 18-08-2007
Şehir: izmir
Mesajlar: 112
Aşağı ve Yukarı Ovacık' ta daha önce de bahsettiğim gibi arada sırada yine de tarım yapılıyor. Ancak bu tarlalara hayvanlar için yem olabilecek ürünleri dikiyorlar **** sezonluk ürün dikip hasatı aldıktan sonra uğramıyorlar bir daha. Ege Üniversitesi Ziraat Fak.'nden mail ile aldığım bilgiye göre buradaki toprak ve iklim yapısı üzüm, yayla kirazı, elma, armut ve vişne için çok uygunmuş. Ancak ben bu ürünlerden dikili bir ağaç bile görmedim. Yanlızca küçük bir alanda üzüm bağı vardı.( Bu bilgilerim 3-4 yıl öncesine ait, şu anki durum hakkında bilgi edindiğim zaman buradan yine size ileteceğim.)

Evet Kaynarpınar'a geldik. Denize girilecek plaj konusunda sıkıntılı, yerleşilebilecek alanı çok az, çanak şeklinde küçük bir koydur. Balıkçılara hizmet amacıyla kurulmuş limanı, iki adet bakkalı, iki adet çay bahçesi, bir büyük balık lokantası olan şirin bir yerdir. Eskiden kalma 3-5 taş ev haricinde yeni bir yapılaşma şeklinde oluşmuştur. Ancak Karaburun yolculuğuna kendi aracıyla gidenlerin mutlaka uğradıkları bir mola yeri olacak kadar da şirindir. Hele çay bahçesi asırlık çınar ağaçları altında, Osmanlı'dan kalma halen akan bir çeşmesi( 2 yıl önce restore edildi.) ve deniz manzarasıyla insanı cezbeder.
Caminin yanındaki çınar ağacını mutlaka görmelisiniz, 4 yetişkin insanın kolları çevresini sarmak için ancak yetişir.

Evet mola bitti yola devam.
Kaynarpınar'dan çıktıktan sonra yolun sağ tarafında 2-3 tane daha küçük yerleşim alanları vardır. Boyabağ, İçme Kıyısı ve Eşendere. Bu üç yer de tarihi özelliği olmayan, biraz da derme çatma kurulmuş deniz kıyısı yazlık yerleşimlerdir. Buralardan size anlatacağım sadece iki şey var.

Bunların birincisi İçme Kıyısı'nda. Burada eski yerleşime ait hiçbir yapı ve kalıntı olmamasına ve köylülerin de buralarda eski bir yapılaşma oladığını söylemelerine rağmen biz ilgi çekici birşey bulmuştuk tesadüfen. Kurumuş durumda %60'ı yıkılmış bir Osmanlı çeşmesi vardı burada ve çalılıkların arasında kaybolmuş gibiydi. Bu çeşmenin ilginç olan yanı ise deniz kıyısından sadece 2 metre içeride olmasıydı. Burada ne bir liman kalıntısı, ne de anayoldan ulaşım için herhangi bir yol vardı. Bu yol şu anda bile yok. Deniz kıyısına ulaşmak için yaya olarak 600 metre kadar yürüyorsunuz. Peki o zaman buradaki çeşmenin yapım amacı neydi? Şu ana kadar bu konuda bir adım bile ilerleyemedik. En yaşlı köylüler bile bu konuda birşey bilmiyorlar.

İkinci bahsetmem gereken yer ise Eşendere'de.
Eşendere aslında çok güzel yerleşim alanı olabilecekken harap edilmiş bir koy. Derme çatma beton yığınları neredeyse denizin içine kadar girmiş hatta bunlar iki ve üç katlı şehir tipi yapılardır. Yerleşilebilecek alanı çok uygun olmasına rağmen sadece kıyı çizgisine yapılmış 30-40 tane kadar içiçe bir yapı yığını vardır. Sadece yazları açık olan bir bakkalı ve çay bahçesi bulunur. Bir de sadece yazlıkçıların ve birkaç balıkçının kullandığı küçük bir limanı vardır.

Ancak Eşendere'den anlatmak istediğim şey asıl bunlar değil. Dağlardan gelen yeraltı suyu burada tam limanın içinden denize kavuşur. Limanın üzerine çıkıp dikkatlice suya bakarsanız tatlı ve tuzlu suyun bir süre birbirine karışmadığını izleyebilirsiniz. Eğer denize girmek isterseniz zaten limanda girmek zorundasınız. Çünkü plajı yok denebilir. Ancak limandan denize girmenin de güzel bir yanı var, duş almanız gerekmiyor.))

Eşendere'den yola çıktıktan yaklaşık 7 km. sonra artık Karaburun ilçe sınırına iyice yaklaşmış oluyoruz. İlk yerleşim, yolun sol tarafında küçük bir tepeye kurulmuş olan Ambarseki Köyü. Tarihi oldukça eski olan köyün yazlıkçılar tarafından rağbet görmemesinin nedeni deniz ile pek ilgisi olmadığındandır. Kendine ait bir sahili, hatta pek deniz manzarası bile yoktur. Ancak Ambarseki köyü kendine has ilginçlikleri ile yine de yerli ve yabancı turistlerin mutlaka ziyaret ettikleri bir yerdir.

Bu ilginçliklerin başlıcası köydeki eski bir yağhanenin tiyatro ve sanat merkezi haline getirilmesidir. Ayrıntıları bir dahaki mesajımda anlatacağım.

Şimdilik hoşçakalın.

mcege Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön