Sabah saat 06.00, attım kendimi bahçeye. Sabah serinliğinde ne yaparsam kâr kârdır diye.
Önce bir kaç kare fotoğraf çektim, sonra başladım deli pösteki sayar gibi su otlarını yolmaya hem de tek tek.
Bahçenin bir kaç yerinde aşırı ayrık otları var. Senelerce uğraştım, yoldum, dibindeki taşları çıkardım, öldürücü ot ilacı attım ama nafile kökünü kurutamadım.
Baktım baş edemiyorum siyah naylon kaplamaya karar verdim. Çok da iyi yapmışım.
Nasıl yaptığımı anlatayım.
O alanın otlarını alabildiğimce alarak toprağı tırmıkla düzleştirdim.
Siyah naylonu boydan boya serdim. Yağmur sularının toprağa geçmesi için bir kaç yerini 3 cm kadar + işareti gibi kestim.
Sonra bu naylonun üzerini bol bol çakıl taşları ile kapattım.
Naylonun altında güneş görmeyen ayrıklar yüzeye çıkamıyor, uzasalar da yapraklanmıyorlar.
Birkaç senedir siyah naylon bulamıyoruz, ben de evvelce almış olduğumuz mavi naylonları sermeye başladım, nasıl olsa üstü çakıl taşı ile kaplanıyor.
Taşlar arasından çıkan bu su otları, çimin sulanması esnasında fıskıyelerden etrafa dağılan sular yüzünden, bir de naylon üzerinde yaptığım + işaretli kesiklerden sızan suların da tesiri var.
Bir saatten fazla bir zaman su otu yoldum, iki büklüm belim ağrıdı ara verip başka işlere baktım örneğin açmış -dökülmüş gülleri temizledim.
Akşam üzeri de bir iki saat posteki sayarım, o alan biter.
Çakıllar arasından çıkan su otlarını yolmak çok kolay, taşları biraz aralayın, otu çekince kökünden geliyor.