Geçen cumartesi sabahtan yayladaydık. Yağışların ardından geçen iki güneşli gün toprağı kıvamına getirince arık (karık-dizi) açması için anlaştığımız (bahçeyi traktörle süren) vatandaş ile bahçede buluştuk. Biz domates, biber, patlıcan, kabak, salatalık, acur ve bir kaç değişik fideleri (yer bademi, kalıcı ıspanak, malabar ıspanağı, enginar) ayrıştırırken sıralar açıldı.
Karga kahvaltısını yapmadan erkenden oruçlu oruçlu acele etmemizin sebebi, akşam üzeriye doğru yağışın başlayacağının söylenmesi. Yukarıda yazmıştım; zaten fidelerin aktarımı için geç kaldık, bugünü de kaçırırsak yağmur yağacak, kurusun diye yine bekleyeceğiz vs.vs... Bu arada o gün yağmur doğumuz batımıza yağdı bizim oraya uğramadı.
Neyse saat 18 doğru 70 kadar domates, bir o kadar salatalık, beş kadar acur, beşer taneden üç ayrı cins tatlı kabağı, üç sakız kabağı, 30 kadar üç farklı cins patlıcan, 60 kadar (çifterli dikildiği için 30 kök) biber, dört enginar, tek kök kalıcı ıspanak yerlerine dikildi.
