Soğanlılarının uyanışı muhteşem.

Kuru, soğuk kırlarına baharı getirmişsin (nakkaşın kurumuş otlarını kastediyorum).
Neden böyle oluyor bilmiyorum meğer ne kadar etkilermiş insanın çocukluğu. Psikologlar "çocukluğuna inelim" diye boşuna demiyorlarmış.
Şu saksın bana nisan ayında köyde, hani üstten güneş ısıtır, bembeyaz sulu karın altından minik ırmaklar akar ya o görüntüleri hatırlattı. Çünkü o karların erimesiyle toprak kurudu mu saksına çok benzeyen manzaralarla karşılaşırdım.
İsmini buradan öğrendiğim comosumlar, çiğdemler, irisler, minik mavi-beyazlarım, "sordum sarı çiçeğe" (ismini böyle koydum)'ler arz-ı endam ederdi.