Özellikle Güler atlasın enfes performansına tanıklık ederek bol çiçekli bir sezon olacak umuduyla başlamıştık ama hiç yabancısı olmadığım 'hayal kırıklığı' yine gelip 'irice bir öküz misali' göğsüme oturdu...
Sevgili sakdag'ın da yakın zamanda hatırlattığı sulama dengesi konusunda azami özeni gösteriyor olmama (-ki aslında problemin sulamayla ilgisi olduğunu düşünmüyorum, bunu düşündürecek bir hata yapmadım, Güler atlas da benzer şekilde epey tomurcuk kaybetmişti ve onda da sulamayla alakalı bir sorun yoktu) ve başka faktör de bulamamama rağmen Prensesim (Epiphyllum oxypetalum) yine (geçen sene de çok tomurcuk kaybetmiş ve sadece bir çiçek açabilmişti) bol bol tomurcuk kaybetti.
Üstünde, atağa kalkmış olan 2 tomurcuk ve birkaç tane de şimdilik sağlam duran küçük tomurcuk kaldı sadece...
Ben ondan da görkemli bir çiçek şöleni beklerken belli ki bu seneyi sadece birkaç çiçekle kapatacak, ne diyeyim buna da şükür...
Genel görüntümüz, 2 büyük tomurcuğu işaretledim:
Tomurcuklara yakından bakalım:
Bu arkadaş annemin getirdiği ve rengini bilmediğim menekşem, o da tomurcuklanmaya başlıyor:
Diğer haber ve gelişmelerimiz:
Beyaz çiçekli echinopsis meyve tuttu zannediyordum ya, tutmamış...
Bir de hanımelilerim ısrarla tomurcuklanmayınca ikisini de dibine kadar budadım, aslında söküp atacaktım ama kocam mani oldu.
Mavi kelebek çeliklerimin üçü de yeni yapraklar çıkararak yavaş yavaş gelişiyorlar çok şükür.
Şimdilik bizden bu kadar, umarım daha iyi gelişmeler olur da burada keyifle paylaşabilirim...