|
Orijinal Mesaj Sahibi cockpit;1454359Bahçenizde koruk veren asmanız var, siz bundan memnun değilsiniz.
keşke şimdi de bir Ege kazasında bahçesinde yaşlı bir koruk asması çardağı bulunan bir evde yaşıyor olsaydım. O korukları biz çocukken salkımı ile koparır, yıkar, gümüşten kalaylı bakır maşrapalara atar üzerine biraz tuz serper maşrapanın ağzını bir bez peçete ile kapatıp, maşrapayı aşağı yukarı sallayarak ve '' ter terleme terleme, Yörük kızı Alime'' diye tekerleme söyleyerek bahçede koştururduk. Koruklar terler, nemlenir hafifçe yumuşar biz de onları yerdik.Koruklar üzüme dönerse iri siyah hafif mayhoş hoş, taze kokulu üzüm olurlardı. Üzüme dönmeden (tanelere ben düşmeden) toplanan koruklar dövülür suyu sıkılır, kaynatılır koruk ekşisi olarak şişelenirdi. Salatalarımızda taze veya şişelediğimiz koruk ekşilerini kullanırdık. Bazı salata türlerinde, haşlanmış üzerine z.yağı dökülmüş hardal, turp otu, beyaz ya da kara yaprak lahana, cibez gibi yeşilliklerde, çiğ ısırgan otu salatasında, özellikle koruk ekşisi daha güzel olur. Annem koruk suyunu kaynatarak kavanozlarda sakladığı koruk şurubu yapardı, bu şuruptan yapılan koruk şerbeti tadı ve kokusu güzel, çok özel, serinletici ateş düşüren şifalı bir şerbetti. Bizim koruk asmamızın yaprağından da gayet güzel sarma yapılırdı.
Bir de kısa not: Atlas gibi ince, narin sarmalık yaprak; çekirdeksiz izmir üzümü yaprağıdır. Keşke sizin koruk asmanız bende olsaydı, ne yazık ki burası Ege değil ve evim deki topraklar sadece saksılarda, açıklığım da sadece daracık üç adet balkondan ibaret.
bahçemde çok yaşlı 2 adet asma var. Ben küçükken üzüm veriyorlardı ama (koruk) tadı güzel değildi. Şimdi ise evdeki (ben başta) diyabet durumları nedeniyle "üzüm" yasak :) . Hiç bakım yapılmıyorlar, çok az sulanıyorlar, gübre-ilaç asla yok, her sonbahar neredeyse kökten budanıyorlar ancak ısrarla her yaz her yeri kaplıyorlar.
Belli etmeden sık sık kessem de eşim ve kayınvalidemin o iki asmayı, tüm bahçeyi ve ağaçları saracak kadar büyütmeleri hiç hoşuma gitmiyor, zaten yaprağın tadı da iğrenç.
Onları kandırıp; eskileri kökten kesip 2 yeni asma fidanı ekmek istiyorum. Tokat Erbaa'da yaygın "Narince" asma üzüm fidanı sanırım yaprak açısından en uygunu.
İstanbul için önerebileceğiniz daha uygun yapraklık asma türü olabilir mi?
Saygılar[/QUOTE
]
Bahçenizde koruk veren asmanız var, siz bundan memnun değilsiniz.
keşke şimdi de bir Ege kazasından bahçesinde yaşlı bir koruk asması yaşayan bir evde yaşıyor olsaydım. O korukları biz çocukken salkımı ile koparır, yıkar, gümüşten kalaylı bakır maşrapalara atar üzerine biraz toz serper maşrapanın ağzını bir bez peçete ile kapatıp bahçede maşrapayı aşağı yukarı sallayarak ve '' ter terleme terleme, Yörük kızı Alime'' diye tekerleme söyleyerek bahçede koştururduk. Koruklar terler nemlenir hafifçe yumuşar biz de onları yerdik.Koruklar üzüme dönerse iri siyah hafifi mayhoş çok hoş üzüm olurlardı. Üzüme dönmeden (ben düşmeden) toplanan koruklar dövülür suyu sıkılır, kaynatılır koruk ekşisi olarak şişelenirdi. Salatalarımızda taze veya şişelediğimiz koruk ekşilerini kullanırdık. Bazı salata türlerinde, haşlanmış üzerine z.yağı dökülmüş hardal, turp otu, beyaz ya da kara yaprak lahana (cibez) gibi yeşilliklerde, çiğ ısırgan otu salatasında, özellikle koruk ekşisi daha güzel olur. Annem koruk suyunu kaynatarak kavanozlarda sakladığı koruk şurubu yapardı, bu şuruptan yapılan koruk şerbeti tadı ve kokusu güzel, çok özel, serinletici ateş düşüren şifalı bir şerbetti. Bizim koruk asmamızın yaprağından da gayet güzel sarma yapılırdı.
Bir de kısa not: Atlas gibi ince, narin sarmalık yaprak çekirdeksiz izmir üzümü yaprağıdır. Keşke sizin koruk asmanız bende olsaydı, ne yazık ki burası Ege değil ve evim deki topraklar sadece saksılarda, açıklığım da sadece daracık üç adet balkondan ibaret.
bahçemde çok yaşlı 2 adet asma var. Ben küçükken üzüm veriyorlardı ama (koruk) tadı güzel değildi. Şimdi ise evdeki (ben başta) diyabet durumları nedeniyle "üzüm" yasak  . Hiç bakım yapılmıyorlar, çok az sulanıyorlar, gübre-ilaç asla yok, her sonbahar neredeyse kökten budanıyorlar ancak ısrarla her yaz her yeri kaplıyorlar.
Belli etmeden sık sık kessem de eşim ve kayınvalidemin o iki asmayı, tüm bahçeyi ve ağaçları saracak kadar büyütmeleri hiç hoşuma gitmiyor, zaten yaprağın tadı da iğrenç.
Onları kandırıp; eskileri kökten kesip 2 yeni asma fidanı ekmek istiyorum. Tokat Erbaa'da yaygın "Narince" asma üzüm fidanı sanırım yaprak açısından en uygunu.
İstanbul için önerebileceğiniz daha uygun yapraklık asma türü olabilir mi?
Saygılar |