Bir pazar günü sözde çocuklara hava aldırmak ama benim gizli emelim, çiçeklerime bahçe toprağı almak için eşimi sürükleye sürükleye pazar gezmesine çıkarmıştım.
Bir işyeri bahçesinde gözüme güzel görünen toprağı görünce durduk ve bekçi amcadan rica ettim. O da bana hem toprak verdi. Hem yeni budayarak çeliklediği kırmızı gül dalları ve hem de bu kaz ayağını hediye etti. Amcamın adı Hüseyin çok mazlum, çok gariban, çok da temiz bir insan hâli vardı görüntüsünde. Öz be öz Anadolu insanı. Atatürk'ün yerlerden alıp da baş tacı ettiği şimdilerde yerini yurdunu terkedip gurbete göçmüş, garibanlığı dibine kadar yaşayan milyonlarca Türk köylüsünden sadece biri

.
O yüzden bu kazayağı da gül çelikleri de benim için çok değerli. Hüseyin amcama ben de hediye çiçek götüreceğim inşallah.
En kısa zamanda derin, büyük, dikdörtgen saksılardan alınıp ona geçirilecek. Kaz ayağı kök atarak ilerleyen harika bir yerörtücü.