View Single Post
Eski 01-04-2015, 14:05   #2
aaligul
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 20-10-2014
Şehir: istanbul, büyükçekmece
Mesajlar: 62
Genel Değerlendirme

bu yıl ilk defa üretime başlıyorum. tohumda fideye, fideden ürüne sistemli bir bilgiye sahip değilim. bu sistemsizlik bazen tatlı bir heyecan ve endişe uyandırıyor. tohumlarımın üçte birini köydeki kardeşim ahmet'e gönderdim. o kendi deneyimini geleneksel yöntemlerle yapacak. ben de şehirde internet üzerinden edindiğim "sistemsiz" bilgilerle deneyimi gerçekleştireceğim.
Tohumların ekimi için koçtaştan perlitli torf aldım. Tohumları ekmek için de plastik bardak. Her bardağa bir tohum ektim. Şaşırtma işlemleri ilk yıl için karmaşık geldiği için, bu yıl tek tek ekip, doğrudan toprağa ekmeyi planladım. 25 mart tarihinde başladım. Allah kısmet ederse de 26 nisan da köydeki bahçeye ekmeyi planlıyorum. Bardakları torfu pazartesi akşamı doldurmuştum. Nem kaybından dolayı ve torfun yerine oturmasıyla bardaklar yarı yarıya veya 2/3 dolulukta kaldı. Toprağımda kalmadığından bu şekilde ektim. İlk ekimlerim domates, biber grubu, patlıcan, karpuz, kavun, kabak ve salatalık oldu. Her tohum için bardaklarda tırnak derinliğinde çukurlar oluşturdum. Tohumları çukurların içine bıraktıktan sonra spreyle 2-3 fıs tohumun üstüne püskürttüm ve tohumların üstünü hafifçe örttüm. Tabii bu işlerde benden daha çok heyecanlı ve meraklı ömrünü toprakla geçirmiş annemi de anmadan geçmemeliyim. Köy bilgisiyle internet bilgisi arada çatışmalar yaratsa da tohumlarımızı büyük bir heyecanla ektik. Ve beklemeye başladık. Toprak doldurma işlemini erken yaptığım için ve üzerlerine streç çekmediğim için toprağın biraz kuruduğu izlenimiyle her akşam tohumların olduğu noktaya 1-2 fıs su püskürttüm. Acaba geç mi kaldım endişesi yaşarken, 28 mart gecesi yani 3. Gün, heyamoladan gelen çengelköy salatalık çimlenmiş hatta zürafa gibi boyunu uzatmıştı. Pazar günü ise ikinci salatalık başını çıkarmıştı. Çok heyecan vericiydi. Sanki erken doğum gibiydi! Beni asıl mutlu eden 3 yaşındaki kızımdı. Yaşının küçük olması nedeniyle ilgisini çekmeyeceğini ve anlamayacağını düşünüyordum. Ancak ona gösterdiğimde onda da büyük ilgi uyandı. O gün 2-3 defa “küçük salatalık bebeğini” görmek istedi. Ve her sabah küçük tohumlara günaydın diyoruz. “baba karpuz da ekelim, domates de ekelim….” Deyişlerinin bendeki yarattığı hissi kelimelerle anlatamam.
Pazartesi günü uzuuunn metrobüs yolcuğumda siteye girdiğimde salatalığımın sağlıklı olmadığını, ışık yetersizliğinden boy attığını anladım. Heyamolanın oluşturduğu sayfadan da çimlenen tohumları güneş gören kapalı balkona aldığını gördüm. Akşam eve gelince ilk işim çimlenen tohumları kapalı ısıtmasız balkona almak oldu. Bu arada cumartesi günü kızartma kabaklarının bardak içinde dolaştığını görmüştüm. Onlar da pazartesi günü yani 5. gün toprak üstüne çıkmışlardı. Ve tabii k asıl sürpriz domateslerdeydi, onlar da toprak üstüne çıkmışlardı. Yine pazartesi günü bir tane kavun da toprak üstüne çıkmışlardı. Salı günü yani 6. Gün tüm domatesler toprak üstüne çıkmışlardı. Ve bugün yani 7. Gün ilk biber de toprak üstüne çıkmıştı. Bu erken uyanış beni tedirgin etti açıkçası, sitede diğer üyelerden gördüğüm kadarıyla çimlenme genelde en az 10 gün sürüyordu. Nedeni şuan bilmemekle birlikte oda sıcaklığının yüksek olması ve ya her gün nemlendirmem etkili oldu diye düşünüyorum. Bundan dolayı Pazartesinden beri nemlendirme yapmıyorum.
Diğer taraftan yukarıda anlattığım süreçte tohumların bir kısmını ekmiştim. 2. Postayı 28 mart cumartesi ektim. 1 postadaki hatalarımı da telefi ettim. 1 postada vaktim olmadığı için bardakların altına delik delmemiştim. Bardakları ağzına kadar doldurdum ve hemen o gece annemle ektik. Yine aynı şekilde. Bu sefer her bir tohumdan ayrıca birer tane lifli bardaklara da ektim. O geceden beri de herhangi bir nemlendirme yapmadım. Yarın gece yapmayı düşünüyorum.
Sürecimi genel olarak böyle. Bundan sonra bulduğum her fırsatta tohum bazında resimlerle gelişimleri aktarmaya çalışacağım.
Bundan sonrası için kafamdaki soruları ve araştırmam gerekenleri burada toplu olarak paylaşmak istiyorum. Bu soruları siteden araştırmakla birlikte deneyimleriniz paylaşırsanız sevinirim.
1) filizlenen tohumlarımı hemen kapalı, ısıtmasız sabah 11 den akşama kadar doğrudan güneş alan balkonuma alacağım. Ancak sulama periyodu ne olmalı. Çok su vermekten endişeleniyorum. Toprağın nemsiz görünmesi su ihtiyacını gösterir mi? Yoksa belli periyotlarla sulamak gerekir mi?
2) bardaklarda perlitli torf kullandım. Başka hiç bir şey yok. 26 Nisan a yani bahçeye ekene kadar bu yeterli olur mu? Toprak veya başka bir katkı yapmam gerekir mi? **** başka bir şey?
3) 2 soruyla bağlantılı olarak bazı bardaklarım yarıya kadar toprakla dolu, bunlara kök doldurması gibi torf veya toprak eklesem bir sıkıntı olur mu?
4) taşımayı kendi özel aracımla yapacağım. Çiçekçilerden, manavlardan temin edeceğim yüksek kasalara doldurcağım. Gideceğim yol 200 km. yola çıkarken köklerin zarar görmemesi için sulamalı mıyım? **** başka bir şey?
Herkese hayırlı günler

aaligul Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön