Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi birnefestoprak
Uskudar'da yetistirilen Japon kabagi nasil yerli/yerel degilse, Adana'da yetistirilen Bhut Jolokia da yerli degil. Adana'daki dagitimda yerli biber diye mi dagitilmis?
|
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi ToprakDayı
Ağaçlar.net sitesinin ve sitede bulunan bizlerin Yerel Tohum veya Ulusal Tohum gibi bir iddiamız var mı ? Bu iddiası olanları eleştirmemiz yapıcı mı yıkıcı mı ?
|
Pardon da agaclar net sitesinde veya toplantılarında dağıtılan ve benimde almış olduğum ve paylaşımda bulunduğum tohumları, tek yıllık geri dönüşümsüz endüstriyel tarımda kullanılan hibrit tohum diyerek mi paylaşımda bulunuluyor?
Yerel/Yerli tohum iddiası olanları neden ve hangi yetki ile eleştireceksiniz?
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe
Kendi adıma söyliyeyim. Ne düşünür, faaliyetleri nedir, planları nedir, anlayışı nedir vs. derneği bilmiyorum. Bir yazıda "hibrid" tohuma veryansın edilmiş, bir tanım olarak hibrid ile alakasız şeyler söylenmiş. "Hibrid" böyle bir şey değildir, kızmanız, karşı çıkmanız gereken başka bir şeydir anlamında bir yorum yazmak gafletinde bulunduk, söylenmedik laf kalmadı, nasıl kaçtığımızı bilemedik
Taşın altında olan eller, geleneksel tohumların tarihçeleriyle birlikte dağıtılması için çaba gösterenler ( gerçekleşen faaliyetlerinizi, tohum envanterinizi, kataloglarınızı vs. bilmesem de) sadece grubunuz ve derneğiniz değil. Bunları söylemek de "klavye kahramanlığı" olmasa gerek. Bilimsel tanımlardan, temel kavramlardan, gerçeklerden uzaklaşarak faaliyet göstermeniz sizleri bambaşka ve çelişen hedeflere yönlendirir. Dolayısıyla katkı şöyle dursun, fersah fersah kaçmaktan başka yapılabilecek bir şey yok 
|
Sayın Meyvelitepe keşke gruptan ayrılmayıp insanların bilgilenmesine yardımcı olsaydınız. Bu arada derneğin amacını da öğrenseydiniz böyle peşin hükümlü kararlar vermeseydiniz. Hibrit konusundaki tartışmayı bende takip ettim ve sizi desteklemek amacıyla Hibrit tohum nedir diye bir yazı yazıp paylaşmıştım ve o yazımda ilk cümlem "Gruptaki paylaşımlarda hibrit tohum dendiğinde tek kullanımlık tohum, geri dönüşümsüz tohum ifade edilmektedir, yoksa doğal olarak melezlenen atalık tohumlarımız değil." ifadesini kullanmıştım. Sizde o yazımla ilgili olarak olumlu düşüncenizi belitmiş ve iki tohumu birbirinden ayıracak bir kavram olmamasından duyduğunuz rahatsızlığı belirtmiştiniz. Arzu ederseniz o yazışmanın tamamını buraya ekleyebilirim.
Envanter ve katalog konusu da yıllar içinde yavaş yavaş oluşacaktır. Dernek dağıtımını yaptığı tohumları sağdan soldan toplamıyor, tamamen özel olarak derneğe tahsis edilmiş bahçe de yetiştirilen ürünlerin tohumları dağıtılmaktadır.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe
Bizim böyle bir iddiamız yok. Sadece son iki senedir oluşturduğumuz detaylı kataloglar var, bir de yine son iki senede 17 bin civarında tohum poşeti dağıtımını organize ettik, o kadar. Seneye buna 20 bin + ilave geleceğini hesaplayarak organizasyonda ona göre pozisyon almaya çalışıyoruz.
|
Grupta 15000 civarında üye var, Bunlardan sadece 1000 tanesi tohum talebinde bulunsa her üyeye 20-25 çeşit tohum gönderildiği düşünülürse dağıtımı yapılan sayı ortaya çıkar.Bu rakam seneye ne olur bilemem.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe
Eklenti 531359
Farkında olmadan varlığından haberdar olmadığımız gruplara girmişiz her nasılsa. Yukarıdaki resim "yerel tohumlarımıza sahip çıkalım" isimli bir gruptan.
Yazılanlar genelde bu gibi grupların anayasası gibi. Tek kelimesi bile doğru değil,
|
Yazılanların doğru olmadı konusunda veya aksini ispatlayacak elinizde belge varmı?
Arada fark yokta acaba atalık bir domateste bulunan likopen miktarı herhangi bir f1 domateste bulunan likopen miktarı ile eş değerde midir?
Son yıllarda domateslerin likopen miktarını artırma yönünde çalışmalar yapılıyor, sebebi ne ki?
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe
Eklenti 531359
Tarlada o " öcü hibridleri" ekenler ellerinde atalık tohum olmadığı ya da bulamadıkları için mi onları ekiyorlar sanıyorsunuz ki? Çiftçi isterse her tohumu bulur. Bu tohumları bulmakta bir sorun yok, hiç biri henüz kaybedilmedi. Mesele tohum değil, mesele o tohumu çiftçiye ektirip ürünü de aracının eline geçmeden tüketiciye ulaştırmakta. İşte o zaman yerli, yerel, atalık, geleneksel, her ne derseniz deyin, o tohumlar, çiftçiler ve tüketiciler kazanır.
|
Bu konuda TOPLULUK/TOPLUM DESTEKLİ TARIM UYGULAMASI projemiz var ve çalışmalar devam ediyor, sizinde katılımızı bilgilerinizden faydalanmak isterim.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi birnefestoprak
Maalesef bu dernegi kuranlarin da daha onceki ayrildiklari grubu idare edenlerin de yerli/yerel tohum konusunda hem kafalari oldukca karisik hem de kaynaklari arastirip bilgi sahibi olmak yolunu secmemisler. Mesele "hadi tohum alak tohum verek" mertebesine indirgenmis ama mesele o degil.
|
Bu kanıya nereden vardınız bilemiyorum. Sizi böyle düşündürmeye yönelten sebepleri açıklarsanız konuyu aydınlatmış olursunuz.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi birnefestoprak
Eger Turkiye'de yerel tohum adiyla bir dernek kuruyorsaniz, herhalde Uganda'nin yerel tohumlarindan bahsetmis olmuyorsunuz, degil mi? Buraya uye olan ve konu hakkinda bilgisi olmayan vatandaslar ne icin odenek oduyor? Kendilerine Tokat'ta yetistirilen Fransiz domatesi yerel tohum olarak gonderilsin diye odemiyorlar herhalde.
|
Uganda da ki yerel tohumda yerel tohumdur, yeterki bizim topraklarımıza uyum sağlasın. Anadolu topraklarında yetişen ürünlerin sadece %30-40 kadarının mensei Anadoludur, kalan kısmı dışarıdan gelmiştir. Sanırım yerel kavramında anlaşamıyoruz, kaldı ki Tokat ta yetişen Fransız domatesi bölgeye uyum sağlamışsa o da artık yerel tohum sınıfına konur.Yerel tohumdan anlatmak istediği sürdürülebilir bir tohum olması gerektiğidir. Amerikan kabağı Türkiyede yetiştirilip tohumu dağıtılıyorsa Tokat ta yetiştirilen Fransız domatesinin tohumu da dağıtılabilir. Ayrıca tohum paylaşımı için derneğe üye olma gibi bir şart yok, var da ben mi bilmiyorum?
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi birnefestoprak
Koylu, bahcesinde anasindan babasindan kalma atalik tohumunu yetistiriyor. Diyelim ki bahcesinde iki domates bir mevsimde kazara caprazlandi (sizin bahsettiginiz hibrit tohum ortaya cikti). Koylu ne yapsin? Hibrit tohumu icinden seleksiyon yapa yapa ekip yeni bir cesit mi elde etsin yoksa "aman hibrit tohum cok kotu, hemen firina atip yakayim" mi desin?
|
Böyle bir söylemim yok.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi birnefestoprak
"Son 30 yil icinde ticari olmayan, tamamen amator islah yoluyla elde edilmis yerli tohumlarimizin listesini verin" desem bir cevabiniz var mi?
Ticari hibrit tohumluk konusunda da cok net olan birsey var: Tohumlar da ciftci de ozgur kilinmali (kucuk ciftciden bahsediyorum). Ciftciyi kendi hibrit tohumuna mahkum eden, bagimli hale getiren tekelci sistem ve devlet degil; ciftcinin ozgurce secim yapabilmesine imkan saglayan sistem ve devlet!
|
Yerli tohum listesi bende yok sizde varsa faydalanmak isterim
Devlet kendi yetiştirdiği tohumu kullanan çiftciye destek veriyor da benim mi haberim yok?
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi birnefestoprak
1. Diyetisyen hocalarin agzindan cikan herseyi cok dogru bilgilermis gibi benimseyip baska insanlari da yanlis bilgilendirmek, kendi kafa karisikligini uyelerine de aktarmak.
2. Yerli ticari tohum piyasasina karsi olmak. Istiyorlar ki, tohum asla ticari olmasin. Onlar icin butun tohum sirketleri mutlaka bir noktada kuresel tohum piyasasinin birer piyonu olmaya mahkum.
|
1- Yanılıyorsunuz
2- Kısır olan, tek yıllık olan, geri dönüşümsüz olan tohumların ticaretine karşıyım ki sizinde karşı olmanızı beklerim.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi birnefestoprak
Karaot Tohum Dernegi var. Karaot Tohum Sirketi niye olamiyor? Seferihisar'da Can Yucel Tohum Merkezi var. Seferihisar'da koylunun kendi uretimi olan tohumlari sattigi bir yerel tohum sirketi neden olamiyor? Koylu mahsulu satiyor da, yine kendi uretimi olan tohumu niye satamasin? Kucuk aile sirketleri halinde kendi yoresinin tohumlarini satan sirketler niye ortaya cikamiyor? Konu hep gelip GDO'lu ve hibrit tohum satan buyuk sirketlere dayaniyor. Soz konusu mantiga gore, herkes bir sekilde bu sirketlerle baglantili ve buyuk bir komplonun parcasi...
|
Sanırım köylünün kendi ürettiği tohumu satma hakkınının 2006 yılında çıkarılan tohumculuk yasası ile elinden alındığını bilmiyorsunuz!
