Sevgili Münevver48; Sen çok yaşa.Çok güldüm ve aynen diyorum.
Evet canım bu hastalıkta her bişey var: doymazlık var, hesapsızlık var, günahkarlık var( yerinden masum çiçeği köküyle hunharca çekip almak) e doğruya doğru bugün mesajınızı okumadan 15 dak. önce apartmana girerken hergün öünden geçtiğim çiçeklikte bir sardunya gözüme çarptı. Ah yaprakları sürmeli sürmeli dayanamadım minik bir kol aldım. Tabii etraf boş. O zaman elbette aşırma oldu balgibi. Allahım affetsin. Gerçi çocukluğumdan kadınlar arasında çalınan çiçeklerin çok iyi geliştiğini konuştuklarını da hiç unutmam. Bakalım deneyeceğiz.

Savrukluk hesapsızlık sınırları zorluyor tabii ki: Bugünlerde çiçekçilere fidecilere finanse ediyoruz elde avuçtakini. Haydi ziyanı yok bu güzellikler de değer de; Yarın birgün kar kış gelirse ne olacak bunlar.
Bu gün tam gün asmalıdaydım dün gibi, ve bir ben bir de çiçeklerim fidelerim, asmalarım, ağaçlarım ve kuşlarım... Sarı bülbüllerim, Arap Bülbüllerim, bizim oraların kadrolu Atmacalarım, serçelerim kırlangıçlarım..börtülerim böceklerim...Hele dün bir böceğin kendisinin 5-6 katı büyüklüğünde bir kedi dışkısını yuvarlaya yuvarlaya taşıyışını ilk kez şaşkınlıkla izledim. Rahat beş dakika taşıdı, yer beğenemedi en sonunda bir minik taşı yerinden itekleyip o taşın yerine koydu hazinesini. Olamaz böyle bir şey! Bu kadar küçük bir böcek(1 cm falan) neredyse bir pinpon topu kadar yükü arka ayaklarıyla ittire ittire çok ta süratli taşıdı. Yani ben oralarda bazan hayretlerimi yenemiyorum.
Bülbüller ayrı bir hayrete şayan. Birkaç kişi oturmuş muhabbet ediyorsunuz, sanki sohbete katılırcasına ötüşüyorlar..ama tv sesini sevmiyorlar.
İşte böyle canım biz doğayı boş bakarak sevmiyoruz değil mi..Ağaçsever, çiçeksever,hayvansever doğayı doğaçlama severiz...
Elma dediniz de bizim elmalar çok tatlı ortaboy, sarı yaz elmasıdır. Geçen yıl dağıtabildiğimizi dağıttık birazını da sirke yapmıştım. Bugün onları da yokladım,hiç ekşimiyor sirkesi bile tatlı gibi. Amin Allah bereket versin şükrolsun.