Sayın asmalıtepe; atalarımızın bakarsan bağ olur bakmazsan dağ olur sözü boşuna söylenmemiş. Ben de sizin gibi bizzat bu sözün doğruluğunu yaşayarak görüyorum. Arazinizde zeytin fidanlarının yaşaması iklimin benim bulunduğum yerden çok güzel olduğunun göstergesi. Komşum İzmir'den gelirken iki üç tane zeytin fidanı getirmiş. Bana göre yaşamaları biraz zor bizim bulunduğumuz bölgede.
Aşı ne kadar tutarsa tutsun aslı olduğu için aşısız çıkan sürgünleri hiç bir şey kalmayıncaya kadar temizlemek gerekiyor. Ben bağ makası ile dipten 0 gibi kesmeye çalışıyorum tamamını. Ona rağmen yeniden çıkabiliyorlar. Tabi gördüğüm zaman hemen kesiyorum. Burada aşılanan yer toprak ile tamamen kapatılıyor. Aşı yapılan yer toprak seviyesinin altından oluyor. Aşı tuttuktan sonra ilkbaharda aşılanan yeri kapatılan bant boğazı açılarak alınıyor. Bu arada aşılı kalemden de kökler çıkmış oluyor. O kökler de kesiliyor. Kesilmez ise aşı yapmanın bir anlamı kalmıyor. Kalem kendi kökünden değil yabani asmadan beslenmesi gerekiyor. Yoksa bir süre sonra kuruyabiliyormuş aşı. Yağmurlar yağmaya başlayınca aşılar çok güzel tuttu. Tabi hepsi değil. Aşılı olanları da sularsanız aşı daha güzel oluyor.
Kaktüs ve sukulent sayfam dışında sayfa açamadım daha. Benim aldığım yer sizinki gibi dağ eski bağlardan. Geçen sene ilkbahardan bu yana oldukça fazla ilerleme kaydettik. En azından ağaçlar ve asmalar çok fazla gelişme gösterdiler. Yeni asmalar diktim. Bakımlarını yapıp yetiştirebilirsem çok iyi olacak. Damlama sulama sistemi döşemeye çalışıyorum. Eğimli arazide başka türlü sulamak çok zor. Tavsiye ederim. Biraz daha gelişme olduğu zaman yapabilirsem eklemeyi düşünüyorum.
|