Sayın pria, Orhan bey;
Sağolun, varolun.
Böylesine güzel ifadelerinizle beni yüreklendiriyorsunuz.
Yaşamdan algılayabilip biriktirebildiklerimizi yansıtabiliyorsak ne mutlu bizlere.
Bakın aklıma bir fıkra geldi;
Ölen papağanının yerine yenisini almak isteyen biri, papağan satan dükkana girer.
Gözüne kestirdiği en gösterişli kuşun fiyatını sorar, kuşçu, "5.000 dolar" der, adam şaşırır, "nesi var bunun bu kadar pahalı" diye sorar.
"Efendim, beş dilde şarkı söyler, her gün sahibinin hatırını sorar vs." der kuşçu.
Fiyatı pahalı bulan adam daha gösterişsiz bir kuşu sorar, kuşçu ona da "4.000 dolar" der.
Adamın canı sıkılır, "e bunun ne marifeti var ki" diye sorar, kuşçu, "o da üç dilde şarkı söyler, misafirlere hoş geldiniz der vs." diye cevap verir.
Adam ille de bir papağan alacaktır ama fiyatı bir türlü tutturamaz.
Sonunda kıyıda köşede kalmış gösterişsiz uyuklayan yaşlı bir papağan görür, "hah işte bu olabilir" diye düşünüp onun fiyatını sorar.
Kuşçu "onun fiyatı 10.000 dolardır" der gururla.
Adam şaşırır, "bu miskin yaşlı kuşun nesi var ki bu kadar pahalı" diye biraz da bozularak sorar.
Kuşçu boynunu büker, "valla biz de bilmiyoruz ama buradaki bütün kuşlar ona "Hocam" diye hitabediyor" der
Sevgi ve muhabbetle...