Bu başlığa yazmaya elim varmadı...
İnanmak istemedim...
Hiç bir söz, hiç bir uğraş, hiç bir şey onu geri getiremez...
Onun kaybı bana herkesi ve her şeyi tekrar sorgulattı.
Huzur içinde kal sevgili arkadaşım.
Buraya eşi Kubilay beyin Facebook'taki yazısını alıntılıyorum:
Alıntı:
Yaşam kaynağım, 23 yıllık hayat arkadaşım, sevgili eşim Aysel'in hastalığı ve ne yazık ki sonra vefatı sürecinde gösterdiğiniz dayanışma için hepinize sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
17 Nisan da başlayıp 21 Nisan da sona eren 5 günlük sürede çok ağır beyin kanamasına rağmen direndi ama maalesef başarılı olamadı.
Hastalarının sağlığı, arkadaşları,ailesi Aysel için yaşamdı; yorgunluk, uykusuzluk, yemek yememek onun için hiç bir şey ifade etmiyordu bunun sonucunda da bir sevgi seli oluştu kocaman kalbinde herkese yer vardı. Yaşadığımız büyük deprem sonrası depremi önceden tahmin edebilmek ve ölümlere engel olabilmek için DOHAD derneğinde görev alıp sabahlara kadar grafik analizi yapıp deprem uzmanlarına bildirdi. Son zamanlarda pazar günleri hayvan barınaklarını ziyaret etmeye başlamıştı daha yapacak çok işi, verecek çok sevgisi vardı...
''Her ölüm erken ölümdür'' tümcesi bizim için mecazi anlamının dışında bir gerçekliğe büründü. Evet çok erken ve zamansız bir ölüm oldu.
Tüm süreç boyunca gösterdiğiniz yakın ilgi ve dostluğunuz için minnetlerimi tekrar tekrar sunuyorum.
Benim içimdeki isyanı uzun yıllar önce Enver GÖKÇE'nin yazdığı dizeler çok güzel özetliyor;
Gavur Müslüman demezdi
Kendisi için bir şey istemezdi
Yatak ölümü beklemezdi
Gitti vadesiz, gencecikken
Yiğitken,güzelken, incecikken
Ölüm, adın kalleş olsun.
SAYGI VE SEVGİLERİMLE
|