Alıntı:
Çubuk sistemini bende aklıma yazdım. Gayet düzenli olmuş.Tebrik ederim.
Acaba kaç günde bu hale geldiler. Benim domatesler biraz yavaş gidiyorlar galiba sizinkileri görünce
Birde siz tohumları küçük viyollare ektiniz galiba. Ektikten sonra üzerlerini naylonla kapladınız mı ? kaç günde çimlendiler ?
Birde toprak olarak nasıl bir yöntem izliyorsunuz.
Çok soru sordum ama hevesliyim. ilk defa domates ektim bu sene. bakalım inşallah ürün alırız.
|
Teşekkürler sevgili Wortex. Önceki sayfalarda sorunuzun cevabıyla ilgili pekçok paylaşım var, göz atmak bile uzun zaman alır ama tavsiye ederim. Benim uyguladığım yöntemler de pek farklı değil:
Tohumları, fideleri toprakla buluşturmayı düşündüğüm tarihten, yani muhtemel don tehlikesinin geçeceği tarihten 6 hafta önce perlitli torfa ektim.(19 Mart) 6 hafta domates için uygun. Duruma göre birkaç günlük, belki bir haftalık, belki daha da fazla esnemeler olabilir ki zaten bitki yetiştirmenin kesin kuralları yok, en fazla şartların uygunluğuna göre belirlenen ve o şartların doğrusu olmaya aday kurallardan bahsedebiliriz. Torf ve biraz da perlit karması yerine daha başka malzemeler de kullanılabilir. Ben ilk aşamada bu karışımdan memnunum.

Viyol olarak 6x6x7 ölçülerinde 48 kare gözlü olanları seçtim. Çok küçük olanların köklerin doğal yapısını bozduğunu düşünüyorum. Bir de fotoğrafta görüldüğü gibi daha büyükçe gözler de var. Onların hepsini bir arkadaşım için yetiştirdim, tek çeşit oldukları için de etiketlemedim. Viyolleri fotoğrafta görülen şeffaf plastik kutuya yerleştirdim. 50x70cm taban genişliği olan bu kutunun yüksekliği de 18 cm. Yani fideler 10 cm boylanana kadar dışarıdayken geceleri veya soğuk günlerde kapağını kapatma imkanını sağlıyorlar.
Böylece minik minik seralarımız oldu. Bu kutuların plastiğinin yapısı sera yapımına uygun mudur, değil midir araştırmadım ancak sorun çıkmadı. Bu seraları tohumlar çimlenene kadar içeride tuttum. Bu arada yukarıdaki fotoğraf domateslerin yatağı değil, ama görüntü bu aşamada hep aynı

Her göze iki tohum ekmiştim. güçlü olanları bırakır, diğerlerini alırım demiştim ancak çıkmayan tohum çok az olduğu gibi, zayıf çıkanlar da oldukça azdı. Bu durumda kesip atmak yerine onlar için de yeni viyoller doldurduk. Bu arada ilk yapraklar 24 mart, yani tohum ekiminden 5 gün sonra göründü. Sonraki 4 gün içinde de diğerleri çıktı ve henüz çıkmayan az sayıda tohumu önemsemeyerek dirençleri artsın diye dışarıya çıkardım. Birkaç gün yalnızca gündüzleri, sonrasında da tam zamanlı. İlk yapraklar çıktıktan sonra içerideki ışık yetersizse ince uzun, cılız mı cılız fideler yetişiyor. Kendine bakamayan fideler bize nasıl baksınlar. Güneş ışığı ve yaprakları oynatacak kadar da rüzgar iyi gelir onlara. Şayet diyelim ki içeride bol ışık alan bir yerdeler, dışarıda havalar çok soğuk; bu durumda elimizle fesleğen okşar gibi bu fidelere dokunmak, yani rüzgarın yaptığını taklit etmek de onların aşırı boylanmasını engelleyecek bir hormon salgılamalarına ve güçlenmelerine yardımcı olur. yine de açık havanın yerini tutacağını sanmam.

Ve 13 Nisanda, yani tohum ekiminden 25 gün, ilk yapraklardan da 20 gün sonra 10x10x11 cm boyutlarındaki kare saksılara geçirdim. Bence yukarıdaki köklenme bu iş için uygun. daha geç kalındığında kökler aşağıda dönüp durmaya başlıyorlar. Doğal kök yapıları pek değişikliğe uğramadan aktarmak bence daha iyi. Bu kez yeni saksılara toprak (organik madde içeriği yüksek), torf ve biraz da perlit karıştırdık. 2 günde bir toprak nemli kalacak ama "ıslak" demeyeceğimiz bir miktarda suluyoruz. Bazen hava kapıyor, 3 günde bir suluyoruz, bazen hava sıcaklığı artıyor, suyun miktarı da artıyor. Dediğim gibi kurallar yok, bir bitkinin ihtiyaçları ve yaşam ortamındaki değişiklikler diğer değişiklikleri de belirliyor. Yukarıda yazdığım her şey benim bu yılki doğrularım da olabilir. Yani bir sene sonra daha farklı bir yol izleyebilirim. Ama aslolan şu: Yetiştireceğimiz bitkiyi tanımak, ihtiyaçlarını bilmek, bitkiyi yetiştirdiğimiz yerin dinamiklerini takip etmek ve bitkimizle yaşayacağı yerin gerçekleri için uygun bir tanışma ayarlamak, onları korkutmadan, gerçekleri de göstererek, kendilerine güvenlerini kazanmalarına, güçlenmelerine izin vererek hayata hazırlamak, sonrasında da hep beraber keyifli zamanlar geçirmek...

24 Nisandaki halleri böyle. Mayısın 2'sinde, kızımızın da doğum gününde hava koşulları uygun olursa toprağa yerleşecekler. Doğum günü partisi planımız da böyle
