Bizim bilmediğimiz bazı şeyleri hiçbir şey bilmediğini öğrenmediğini düşündüğümüz canlılar uzun yıllardır biliyorlar. Benim düşündüklerim orman gülü zehirli olarak biliyoruz. Deli bal bu çiçekten elde ediliyor. İnsanlar biraz fazla yedikleri zaman sıkıntı çekiyorlar. Ama arı gidip ondan nektar, polen alarak bu balı yapıyor. Arıya zararı olsa o çiçeğin çıktığı dönemdeki bütün arıların ölmesi gerekirdi. Yeteri kadar arı kalmayacağı için çevrede hiç arı kolonisi biterdi.
Yüksük otu çiçeği de zehirli olarak biliniyor. Ben bir yerde çok fazla yüksük otu çiçeği görmüştüm. Arılar da o çiçekten diğer çiçeğe gidiyorlardı. Normal çiçeklerden daha fazla arı bulunmakta idi.
Nerede ise bütün çiçeklerin polenlerinin diğer çiçeklere gidebilmesi için arı, vs. böceklere ihtiyacı bulunmakta. İçlerinde bizim zehirli olarak bildiğimiz bitkiler de var. Bitkinin zehirli olması nektar veya poleninin de zehirli olmayabiliyor. Çiçek arının gelmesi için polen ve nektar üretmekte, güzel kokular çıkartmakta. Yapılan işin karşılığı olarak da ücret ödemekteler.
Gelen işçiler ölürse o çiçeğin neslini sürdürmesi mümkün değil.
Kullandığımız bütün ilaçlar bir zehir. Bitkilerde acı ekşi olan bir kısmı da zehirli. Ancak doğru dozaj kullanıldığı zaman o zehir bir ilaç olmakta. Başka bir şeyin tedavi edemediği hastalıkları iyi etmekte.
Bazı ilaçları sürekli olarak kullanabiliyoruz. Bir kısım yan etkileri olsa da bizi öldürmüyor. Doktorun verdiği hapları onun önerdiği şekilde kullanmayıp tamamını bir defada kullanırsak belirli bir zamanda midemiz yıkanmaz ise ölmemiz kaçınılmaz.
Ökse otunun tohumları zehirli. Ancak bahar aylarında muhtemelen kış soğuklarında veya tam olarak olgunlaştığı zaman kuşlar baharla birlikte bunları yemekteler. Üzeri yapışkan olduğu için hangi ağaç dalında kalırsa dala kök salarak yarı asalak olarak yaşamakta. Tamamen zehirli olmuş olsa neslini sürdürmesi mümkün değildi.