View Single Post
Eski 25-01-2014, 08:06   #2906
baybar
Yeni Üye
 
baybar's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-01-2014
Şehir: Malatya
Mesajlar: 16
İlkokul 3 ve 4. sınıfta pazardan aldığım civcivler öncekilerin aksine ölmedi. Art arda 2 yıl aldığım ikişer civcivi öldürmeden yetiştirmiştim. 3'ü dedemlere 1'i de ben yokken köydeki evimize ziyarete gelen misafirlere pilav olmuştu.
Aradan geçen uzun yıllar boyunca evde olmamam, başka uğraşılar bulmam ve bakacak yerim olmaması sebebiyle tavuk beslemek pek aklıma düşmedi. Ta ki geçen günlerde annem tavuk pişirene kadar. Fabrikalarda güneş görmeden ve kendi türünün kemik tozu vs ile beslenen herhangi bir tavuktu. Dişlerimi hiç yormadan somun ekmeğin içi gibi yumuşacık olan budu yedim. Ama bu etten ne tat aldım nede tavuk eti kokusu. Ama 2-3 hafta kadar önce yediğim köy tavuğu hiç öyle değildi. Eti parçalamak için defalarca çiğniyordum ve etleri birbirinden ayırırken bile buram buram gelen kokusu insanın iliklerine kadar işliyordu. Bu olaydan sonra kendi et ve yumurta tavuklarımı beslemeye karar verdim. Tabi gerçek köy yumurtası ve fabrika yumurtası arasındaki farkıda bizzat yiyerek gözlemledim(bu arada marketlerde satılan köy yumurtası değildi. Onların üretimide tamamen doğal yapılmıyor bildiğim kadarıyla.).

Yapılabilirlik(fizibilite) çalışmaları yapıyorum şu anda. Şu ana kadar bu başlığın büyük bir kısmını okudum ve çeşitli internet sitelerinde araştırmaya devam ediyorum.

Elimden geldiği kadar geleneksel yöntemleri kullanmak istiyorum. Kerpiç veya tahta bir kümes, ilaçsız tedavi vs... Tavukların yemeleri için fiğ, buğday, mısır, yeşillik ve kendim ve ailemin yemesi için sebze-meyve yetiştireceğim alanı olan, kümes kurup, yeşillik yetiştireceğim büyüklükte olan bir arazi düşünüyorum. Tabi sebzeler korumalı bir alanda olacak :-) . 3-4 dönüm fazlasıyla yeterli olur diye düşünüyorum. Belki köydeki tarlamıza giderim. 21 dönüm arazi var fakat şehre uzak olması caydırıcı bir durum olarak karşımda duruyor.

Lepistes deneyimimden biliyorumki zamanlarının büyük bir kısmını geçirecekleri kümes temiz olmalı ve yeni tavuklar kümese sokulmadan önce tecrit altında tutulur vs bunları biliyorum ama öncelikle okulumu bitirmeliyim(inşallah bu yıl bitecek).

Yumurta satayım tavuk satayım vs gibi işlerle pek ilgilenmiyorum. Bana yetecek kadar olsa yeter diye düşünüyorum.

Güzel ferik veya civciv bulursam bir yerden başlamayıda düşünüyorum bu yıl. Ama öncelikle hastalıklarla mücadele gibi konularda yeterli bilgi sahibi olmak istiyorum. Lepistes yetiştirirken hiç ilaç ve kimyasal kullanmadan sayılarını 10 ayda 3'ten 450'ye kadar çıkardım. Bu süre zarfında sadece 3 tanesi hastalık yüzünden öldü. Ama doğallık işini abartınca büyük bir katliam yaptım ve vicdan azabı çekerek bu işi bıraktım. Olay balıklara vişne vermem ile başladı. Akvaryuma vişneyi atınca büyük bir iştahla yediler. Bende attıkça attım vişneleri. Ama asidi bol olan bu meyve balıklarımın midelerinin yanarak ölmesine sebep oldu. Böyle bir katliamı bir daha yaşamamak için artık iyice araştırmadan, bilgi sahibi olmadan hiçbir canlıyı beslememeye karar verdim. Bu konuda araştırmalarım devam ediyor. Uygun şartların oluştuğu ilk fırsatta tavuk beslemeye başlamayı heyecanla bekliyorum.

baybar Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön