Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Guler
Sevgili Balıkçı
Evet o titrekleri biz de Emirganın tepelerinde (o zamanlar oralarda evler yoktu) toplardık hatta tavşan bıyığı diye yine hafif yumuşak bir ot da vardı. Onları buket yapar uyuyanları onlarla gıdıklardık. Çocukluk ne güzel.
|
Evet, Güler hanım kardeşim, titrek ve tavşanbıyığı ayrılmaz ikiz kardeş gibidir ve ikisinden küçük birer demet yapılırdı.
Demek Emirgan'lısın.
Ben de ortaokulu Emirgan'da okumuştum, tepede eski bir konak vardı. Orası ortaokul idi, yolunun iki tarafında ulu at kestanesi ağaçları vardı, ilkbaharda bütün güzellikleriyle kandil kandil açarlardı, beyazlı, kırmızılı.
Ne kadar da çok severim at kestanelerini, kim bilir belki de çocukluğumun baharlarını süslediği içindir.
Dur bakayım, ne zamandı, sene...1956-59... Yarım asır ne çabuk geçmiş.