Herkese hayırlı geceler,
Bizimkilerin keyfi yerinde. Tüm ürünler şaşırtıcı bir şekilde büyüyorlar. Marullar neredeyse saat başı büyüyor. Tabi bu abartı. Ama geceden geceye bir önceki günden büyüdüklerini görüyorsunuz. Yarın birkaç tanesini tartarak burada yayınlayacağım.
Marulların EC si çok yükselmiş. İnanılmaz su tüketmişler. 15 litre su ekledim. Ölçtüm hala EC yüksek. 10 litre daha su koyup, sistemi çalıştırıp kendi hallerine bıraktım.
Bugün domatesler de aşırı su tüketmiş. Aynı zamanda besin de. Boyları bir hayli büyüdü. Gördüğünüz ürünleri çekerken artık kareye sığmıyor tamamı. Hemen hepsi meyve verdi. Marulların son haftası. Sistemi boşaltmadan önce fide araştırması yapmam gerek bu hafta.
Lollo Rose ekmek istiyorum. Ama bizim burada fidesi yok. Bulabileceğim bir yer önerisi olursa sevinirim.
Marullar şu ana kadar 12.5x2= 25 (A ve B toplamı) litre besin tüketti. Domates ve biberler ise 4x2=8 litre tüketim yaptılar. İlk bir iki hafta motor sorunu yaşadığımızdan tam rakam olmayabilir. Ortalama 10 litre diyebiliriz. Belirli bir boyu geçip meyveler büyüdükten sonra bu oran marullardaki gibi artacaktır mutlaka.
Marullar hasat gününe kadar toplamda 36-40 gün geçirmiş olacaklar. 5 litre daha besin tüketseler ki fazla olacaktır, demek ki bir hasat süresinde 30 litre besin eriyiği tüketecekler. (A+B toplamı).
Benim sistemde 60 marul var. Demek ki 60 adet / 30 litre=2 litre birim besin tüketimi yapacaklar hasada kadar.
Sistemde çalışan akvaryum iç filtre resmi. Bunun sadece kafa bölümünü kullandım.
Özellikleri :
-Aquatic Life MF-4000 Internal Filter / Akvaryum İç Filtresi 2 x 1000 L/H
-Saatte 2000 litre suyu filtreler. Çift motorludur.
-Saatte 22 W enerji harcar.
Bu motor 24 saat çalışıyor. 22 watt x 24 Saat x 40 gün= 21.120 watt enerji kullanacak hasat sonuna kadar.
...Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun (EPDK) aldığı karar doğrultusunda vergi, fon ve paylar hariç olmak üzere, elektrik fiyatları konutta kilowatt saat başına 21.376 kuruş... diyor haberde. 1 Ekim'den itibaren.
Geriye toplam kullanılan su miktarı kalıyor. Toplamda (tutmaz da) 1 ton su tüketimi diyebiliriz. Dikkat! 1 ton toplamda su tüketmediler. Toplam kullanılan su miktarı 1 ton. Suyun ton fiyatını bilemiyorum. Bunu ancak yarın yatırdığımız faturalardan bulabilirim.
Birim başına (yatırım maliyeti hariç) hesap yapan arkadaşlar olacaktır.
Domatesler içinse daha net rakamlar hasat başladığında çıkacaktır.
Bugünden bunları yazmak istemiyordum aslında. Hasattan sonra genel bir yorum yazacaktım. Unutmayayım diye buraya yazdım.
Böylece kıvırcık marulun birim maliyetini bu sistemde hesaplayacak arkadaşlar olacaktır. Topraklı tarımda kıyaslama yapmak için de marul ekmiş birinden bilgi almaya çalışacağım. Karşılaştırmayı birlikte yapabiliriz.
Aslında bugün uzun bir yazı yazacaktım. Hatta büyük bir kısmını da yazmıştım. Ama bugün paylaşmanın uygun olup olmadığı konusunda kararsızım. O yüzden bu yazımı belki hasat bölümünde son konuda yazmam daha uygun olacak diye düşünüyorum.
Topraksız tarım konusuna ilk adım attığımdan bugüne yaşadığım tecrübeleri, edindiğim deneyimleri buraya aktarırken
dilediğim özgürlükte yazmaktan çekindim. Çekindim derken, öyle kolay çekinen ve kenara çekilen bir yapım yoktur. Ama siteye bir zararım dokunur mu diye geri durdum.
Büyük emekler verilerek bir site hazırlanmış. Buraya ismini bile bilmediğim (çünkü çoğu kişiye takma isimleriyle hitap ediyoruz) insanların katkıları olmuş. Aslında
ucuz bir uğraş olmasına rağmen, amatör hevesi bu işi biraz pahalandırmış ve insanlar ceplerinden ciddi paralar harcamış ve karşılığında bir şey beklemeden (çoğu kişi) burada yayınlamaktan zevk almış.
Burada
teoriden çok pratik çalışmaları yapılmış. Pratik
emek demek, zaman demek, para demek... Her bir arkadaşın çalışması Ar-Ge gibi demiyorum,
bizzat Ar-Ge olmuş. Başarılı olan da olmuş olmayan da.
Ama bir şey var ki, bu sadece bizim topluma has bir konu mudur bilemiyorum çünkü
Avrupa görmedim, burada da istenmeyen tartışmalar olmuş. Küslükler olmuş. Çocuk gibi itişip kalkışmalar olmuş.
Yapanlar
haklıdır, haksızdır demiyorum,
olmasaydı keşke diyorum. O zaman insanlar biraz daha
özgür yazabilir, biraz daha
özgür hareket edebilir, acaba
birini kırar mıyım, acaba
yanlış anlaşılır mıyım diye
sözlük kullanarak konuşmak, yazmak, önermek, eleştirmek zorunda kalmazlardı. Ya da binlerce kişi
sadece izlemekle yetinmezdi.
Habil'le Kabil'den bu yana menfaat, kardeş kavgasını getirmiştir. Acısını da kavgayla alakası olmayanlar çekmiştir.
Özetle söylemek gerekirse. Burada yazdıklarımdan ötürü topraksız tarımın pahalı bir uğraş olduğunu düşünenler olmuştur.
Öyle mi? Eğer bir koruma altında yapmazsanız evet.
Kim koruyacak? İşte bu sorunun cevabını
Sayın İsmail Karagülle verebilir. Zira benim 30 metre 20'lik kangal boru, 3 20'lik vana, 10 20'lik T, 10 20'lik köşe, 10 20'lik kör tapa ıvır zıvıra verdiğim 5 TL'ye siz 50 TL verebilirsiniz.
Bunun çözümü var mı? Elbette var. Ama dedim ya cevabı
Sayın İsmail Karagülle verecektir.
Saygı ve sevgilerimle...