7:30'da güneşli bir günde yola çıktık. Bozüyük'den sonra koyu yeşil, turuncu, sarı renklerinin hakim olduğu ağaçlarla dolu tepelerin arasından geçen bir yolla İnegöl'e geldik. İnegöl'de güneşi kaybettik.

Sisler içinde yolumuza devam ettik. Bursaray projesinden dolayı mecburi istikamet olarak -googlemap'den ve sevgili loveforlife'dan tarifini aldığım yolu kullanamayıp, başka bir girişten Kestel'in içine girdik. Kestel'de dolaşa dolaşa, sora sora Saitabat köyü'nü bulduk.
Çoğunluk bizden önce gelip kahvaltıya başlamıştı. Hem yol yorgunluğunu atıp dinlenmek için hem de acıktığımızdan hemen kahvaltımıza yumulduk. Kahvaltıdan sonra üst katta bir araya geldik; sohbetler yaptık. Vaktin nasıl geçtiğini yine anlayamadım.
Bitki paylaşımı muhteşemdi, neler neler dağıtılmadı ki...Çalı, ağaç, kaktüs, sukulentler, salon bitkileri, soğanlılar, çok yıllık süs bitkileri, yararlı otlar, sebze tohumları, meyveler...
Bitki paylaşımından sonra fotoğraflar çekildi, uzun bir konvoy oluşturup Ekerler'e vardık. Ekerler'de gül bahçesinde dolaştıktan sonra akşam güneşinin yumuşaklığında İnegöl - Bozüyük yolunun görselini içimize sindirerek, gün içinde yaşadığımız mutluluğu konuşa konuşa evimize döndük.
Sevgili loveforlife,
Sana, toplantıda emeği geçenlere, Bursa grubuna çok teşekkür ederim.
Çok güzel bir gün geçirdik.