View Single Post
Eski 03-11-2013, 02:27   #432
birnefestoprak
Ağaç Dostu
 
birnefestoprak's Avatar
 
Giriş Tarihi: 14-07-2012
Şehir: Ankara/Morgantown
Mesajlar: 2,797
Alıntı:
Açıkcası cinsini bilmiyorum. Tohum konusunda o kadar bilgi sahibi değilim. Konya Ereğli bölgesinde eskiden beri yetiştirilen yetiştirilen, çok övdükleri ve üreticinin kendisine tohumluk olarak ayırdığı bir koçandan yetiştirdim.
Sizin iklim kosullariniza musait bir cesit degildir, yetistirirken dikkat etmeniz gereken seyleri goz ardi etmissinizdir vs vs. Hem tuketici oldugunuzu soyluyorsunuz, hem de olasi yetistirme hatalarindan geleneksel tohumlari sorumlu tutuyorsunuz Varsayalim ki, size kocani gonderen uretici size aslinda o kadar da iyi olmayan bir cesidi cok kaliteli oldugunu soyleyerek gonderdi. Ya da belki de size gonderdigi geleneksel cesit, aslinda o kadar iyi sonuc vermeyen bir cesit. Size gelen misir, iyi sonuc vermeyince, butun geleneksel tohumlar kalitesiz mi oluyor? Ayni mantiktan hareketle, raf omru uzun olan bir hibrit cesit eger lezzetsizse, butun hibrit tohumlar kalitesiz mi diyeceksiniz?

Alıntı:
Ürün alırken de sizin bahsettiğiniz kadar ayrıntılı tercihlerde bulunamam. Domates almaya gittiğimde markette 5000 cins değil, genellikle 2 cins domates olur.
Size 5000 cesit domatesi birden ayni anda yetistirin demiyorum ki. Belli ki 5000 cesit icinden begeninize uymayan, raf omru cok kisa olan 2 cesidi yetistirmissinizdir diyorum. Sizdeki de ne sans, 5000 icinde gidip 2 tane begenmeyeceginiz cesit bulmussunuz Raf omru kisa geldiyse, raf omru uzun olan kalin kabuklu bir geleneksel cesidi yetistirirsiniz, bu kadar basit. Madem karsilastirma yapacaksiniz, kalin kabuklu geleneksel cesitle kalin kabuklu hibriti karsilastirmaniz lazim.

Alıntı:
İdealize edilmiş bir tarım dünyasında tamamen doğal, organik ürünler kulağa hoş gelebilir. Ancak ben gerçekte yaşadığımız dünyadan bahsediyorum. Yani sıradan bir vatandaş olarak pazardan, marketten alacağımız ürünler beni daha çok ilgilendiriyor.
Ben de diyorum ki pazara gelen urunlerin yetistirilme kosullari bakimindan vatandas talepte bulunacak ki organik urunden satin alma sansiniz olsun. Biz de uzayda yasamadigimiza gore, gercekte yasadigimiz dunyada meydana gelen artistan bahsediyorum. Organik urunu ciftci yetistiriyor. Ayni sehrin fiziki sinirlari icinde, bakkala gider gibi ciftlige gitmiyorsunuz herhalde. Yerel deyince 50-100 km gibi mesafelerden bahsediyoruz ki Amerika'da bu mesafeler de cok daha azaliyor. Adam urununu yetistiriyor, sonra pazara getirip satiyor ya da markete satiyor, musteri de gidip marketten aliyor. Urun, talebe gore gunluk geliyor cunku yetistirilirken kimyasal kullanilmamis. Eger market, kullanim suresi gecen mali satiyorsa, markete sikayette bulunacaksiniz, ciftcinin o iste bir rolu yok.

Alıntı:
Açıkcası, organik tarımın buna yanıt vermekte yeterli olabileceğine de çok fazla inancım yok.
Teknik ve istatistiklerle ortaya konan konularda inanc ustunden karar vermemiz mumkun degil.

Alıntı:
Çiftçi de buna fazla bel bağlamıyor olsa gerek ki, hala endüstriyel tarıma devam ediyor... Üreticinin geleneksel tohumlarını bir kenara koyup endüstriyel tohumları kullanması nasıl önlenebilir.
Ciftci, piyasaya uretim yapsa dahi, kendi evinin arka bahcesinde geleneksel cesitlerini ekmeye devam eder. Geleneksel tohumlar bugune nasil ulasti saniyorsunuz? Bu ifadeniz de maalesef hibrit tohumla geleneksel tohum arasinda kalite acisindan bir degerlendirme sunmuyor.

Alıntı:
Arz ve talep ortadayken organik tarım bunu nasıl aşabilir?
Talep arttikca, organik tarim yapan ciftlikler de artiyor. Adam para kazanmayacagi ise niye girsin ki Kar ediyor ki organik tarim yapiyor.

Alıntı:
Her evin kendi ürününü yetiştirmesi buna yanıt olamaz.
Ben boyle bir konudan bahsettigimi hatirlamiyorum. Kendi evinizin bahcesinde sebze yetistirebilirsiniz. Aldiginiz urun ev ahalisini doyurmaya yeter veya yetmez, bu baska bir konu. Evde sebze yetistirmenizle ciftcinin yaptigi uretim arasinda nasil bir baglanti var?

Alıntı:
Aksi halde tarımla uğraşacak çiftçiye de gerek kalmazdı.
Bu da dogru degil. Organik tarima talebin artmasiyla birlikte ciftlik sayilari artiyor diyorum. Ciftlik sayisi artinca, ciftci sayisi artmis mi yoksa azalmis mi oluyor?

Bakin, Washington Eyaleti'yle ilgili ilk arayista buldugum bir rapor:
http://aenews.wsu.edu/july02aenews/o...s/organics.pdf.

Sekil 1'e bakarsaniz 1993-2002 yillari arasinda acre (yaklasik 4 donume tekabul eder) olarak organik tarim arazilerindeki degisim goruluyor. 1993'te 6188 acre'ken 2002 yilinda 43166 acre olmus. Artmis mi azalmis mi?

USDA (United States Department of Agriculture)'in organik tarimla ilgili hazirladigi istatistiki calismanin ozunu Chicago Tribune gecmis: Organic farms on the rise - chicagotribune.com

Ne diyor haberde?

The survery said there are 14,540 farms that were USDA certified organic or exempt from certification because sales are less than $5,000 -- including 129 in Maryland. The number has doubled at least twice since 1990.

USDA'in 5000 dolarin altinda yillik kazanci olan ciftliklere, organiklik sertifikasini bedava verdiginden bahsediyor. Yani diger bir ifadeyle organik tarim yapan kucuk uretici devlet eliyle tesvik ediliyor. Bu kucuk ciftliklerin sayisi 14540 civarindaymis ve bu sayi 1990'dan bu yana 2 kat artmis. Yani daha fazla ciftci organik tarima gecis yapmis.

They farm 4.1 million acres of land in all 50 states, though California is home to 20 percent of the farms. That's up from about 1 million acres in 1990. (It's still only about a percent of all farmed crop and pasture land.)

Bu ciftlikler ulkenin tamaminda 4.1 milyon acre (~16 milyon donum) yer kapliyormus ve bunlarin %20'si Kaliforniya'daymis. Bu sayi, 1990'daki 1 milyondan 4 kat artarak bugune gelmis. Toplam tarim faaliyetleri icindeki orani hala cok dusuk, %1 civarinda diye de ekliyor.

In 2008, sales of organic products nationwide totaled $3.16 billion. Some $1.94 billion was spent on crops and $1.22 billion on livestock, poultry and their products.

2008'de ulke genelinde organik urun satisi 3.16 milyar dolar civarindaymis.

Organic farming is largely local with about 44 percent of sales were made within 100 miles from the farm. Though, just 7 percent were direct to consumers at farmers' markets and other means. The rest went to wholesalers and retailers.

Organik ciftcilik buyuk oranda yerelmis ve soz konusu ciftliklerin satislarinin %44'unun buyuk kismi ciftlikten 160 km mesafe icindeki marketlere dagitiliyormus (daha once bahsettigim yerellik). Pazarlarda dogrudan pazar musterisine satilan oran ise henuz %7'ymis.

Haberin alt basligi:
Survery shows farmland dedicated to organic crops is growing

Arastirma, organik tarima ayrilan arazilerde artis oldugunu gosteriyor.

birnefestoprak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön