1973 tarihinde ben yedi yaşındayken akrep ve yılanın bol olduğu bir yerde yaşıyorduk, akşam yemeği yerken babağımın kazağında yürüyen bir akrep gördük. O panikle babam akrepli kazağı yere atıp fırladı ayağa, herkeste bir panik. Derken abim 9 yaşında işte şurda burda derken ayağından soktu, hemen attılar jip e doğru hastaneye 60 km uzağa. İğne vurmuşlar döndüler geri, problem yok.
Sonbaharda yağmur yağarken ve yağdıkdan sonra 2-3 akrep topluyorum kaldığım yerden, panik yapmadan bıçağın ucuyla bardak içerisine hapsediyorum. Sonra 100-150 metre ilerideki kayalıklara salıyorum. Yaptığım akreplerden kurtulmak için bir çare değil.
Ama biliyorum ki öldürerek kurtulmak ta mümkün değil. Korkarak sürekli panikle yaşamak ta mümkün değil. Bulunduğum ortamı seviyorum ve terk etmeyi de düşünmüyorum.
Demek istediğim bir sürü haşere ilacı kullanırsınız, mazot vs bir sürü petrol türevi harcarsınız. Ama sonuçta ya korkudan stresten ölürsünüz veya korktuğunuz tarafından öldürülürsünüz.
Tedbir almak faydalı, kesinlikle tedbirli olunmalı. Ama korkuları saplantı haline getirmeden sakinliğimizide muhafaza etmeliyiz,
Bu yıl bahar başında bir kişi akrep sokmasından dolayı ölmüş. Peki bu haşeratla mücadele edeceğiz diye kullanılan kimyasallardan dolayı çoluk çocuk torun kısaca mücadele edilen alan içerisinde yaşayan tüm canlıların mutlak kansere yakalanma garantisi ne olacak. Haşeratla, bakterilerle, virüslerle mücadele adı aldında sürekli kanserojen yükleniyor vücutlar.
Çevremizde yaşayan bir yılanı öldürmemiz mutlaka şart öylemi, sonrasında yılanın yiyeceği fareyi öldürmek için fare zehiri var nasıl olsa.
İnsan olarak o kadar akıllı ve zekiyiz ki, doğanın kanunlarını yeniden yazıyoruz. Ne zararlı (yok edilmeli) ne faydalı (sürekli var edilmeli ve çoğaltılmalı) biz karar veriyoruz. Bunları yaradan hiç düşünmemiş öylemesine var etmiş, dünya yüzeyinde yaşama hakkı sadece insana mahsus. İnsana zarar veren, zarar verme ihtimali olan tüm şeylerin kökü kurutulması ve yok edilmesi lazım. Haşerattan kurtulmak için zehir, bakteri ve virüslerden kurtulmak için hijyenik deterjan, çamaşırsuyu, antiseptikler vs. kullanmak insan olmanın başlıca gereği. Sonrada gencecik çocuklarımız, analarımız ve babalarımız, kendimiz veya tanıdıklarımızdan biri kanser olunca öldüğünde takdiri ilahi oluyor. Vadesi buraya kadarmış oluyor.
Doğal yaşamı korumak, doğal yaşamın bir parçası olduğumuzu unutmadan. Doğal yaşamla uyum içerisinde olmalıyız, her canlı yaşamaya çalışıyor. Bizde bu canlılardan birisiyiz.
|