Eminim ki bazılarınız bu caniliktir diyeceksiniz ama ne yapayım başka yolu yok. Nasıl yapar eder de bu dozdozlardan kurtulurum diye sormadığım ziratçi, okumadığım yazı kalmadı. Hep ilacı yok, elle mücadele edeceksiniz dediler.
Ben ne zaman bahçede dozdoz avına çıksam, eşim de oğlum da yanımdan yüzlerini ekşilterek uzaklaşırlar.
Bakın bu güzeller güzeli gülümün içine yerleşmişler, sanki babaların konağı. Başlıyorlar kemirmeğe. Gül açmaya yüz tutmuşsa kemirilen dişi organ-erkek organ -yumurta hücresi-tohum taslağı hepsi bozuluyor ve gül daha açamadan soluyor. Kırpık kırpık bir hal alıyor.
Ben de alıyorum makası elime, yakaladıklarımı hallediyorum, bazıları uçup kaçıyolar ama yine dolaşıp dönüp geliyorlar.