Balkonumda büyük bir saksı içinde sundavilla vardı. Saksıyı kaldırmak, limonluğa götürmek imkânsız olduğu için kışın sıkıca balonlu naylonlarla sarıyor, arkalara doğru çekiyordum.
Bu durum 3-4 sene devam etti, naylonları açtığımda bitki biraz hırpalanmış da olsa baharla beraber kendini toparlıyordu.
Geçen yaz geç farkettiğim için bitkinin pamukçukla başının dertte olduğu gördüm, bütün uğraşlarıma rağmen kurtarmak mümkün olmadı. Ben de kökünden sökerek yaktım, saksısını da iyice dezenfekte ettim ve bu sene aldığım 3 adet clematisi içine yerleştirdim.
Clematisler mart-nisan ayı içinde hızla büyüdüler ve etrafı sardılar.
Dün, balkonu yıkarken saksıda tuhaflık hissettim, hızla canlı canlı büyüyen climatisler nisan ayında çiçek açmalarına rağmen sanki susuz kalmış gibi yapraklarını soldurmuştu.
Toprağı taze ve iyi karışımdı, kökleri güneş almıyordu, ama üst dalları iyice sönmüş, yeni sürgünler boyunlarını bükmüşlerdi.
Bir iki gün birdenbire 30 derece ısınan hava saksı içine yerleştirdiğim demir kubbeli tutacakları ısıttığı için yeni yeni sarmaya çalışan bitkiyi pişirmişti anlaşılan.
Köklerden fışkıran ve demirlere değmeyen yerlerdeki yapraklar, sürgünler taze taze ve gelişimleri çok güzel.
Şimdi ya bu demir çubukların ısınmasını önlemek için sargı bezi ile saracağım ya da bu saksıya daha güçlü dal yapısı olan bir bitki sardıracağım. Sundavilla veya yasemin gibi.
Benim yaptığım hatayı sizler de yapmayasınız diye yazıyorum ve resimleri paylaşıyorum.
Bitkiyi sardırdığım demir çubuklu askı ve demire değen sönmüş yapraklar ile kökten fışkıran taze sürgünler.