Zaman hiç geçmesin istiyor insan burada ama çabucak akşam olmuştu. Güler Abla ne yaptı beğenirsiniz? Bütün gece başımın üstündeki yıldızları saydım

Samanyolunda kaybolacaktım az daha. Bir yıldız kayıyordu, dilek tuttum; bu kadar büyük olmasa da bana da minicik bir bahçe nasip olsa! Işıl ışıl ışıldarken başımın üzerinde yıldızlar bütün gece susmadan şakıyan bülbüller ayrı bir ahenk oluşturuyordu.
Oğuz Ağabey, sabah geç uyanırsan horozu öttürürüm dese de, sabah 6'da öylesine keyifle uyandım ki! Onları rahatsız etmeden usulca kalkıp salona geçtim. Aldım karşıma harika manzarayı, camı açıp saatlerce bülbülleri dinledim. Bu arada camın kıyısındaki orkidelerin coşkusunun nedenini de anladım.

Sonra Güler Ablamın patates börekleriyle daha da lezzetlenen kahvaltı soframız keyif verdi. Çalışmaya başlayacaktık ya, hangisinden başlayalım bilemedik aslında

Üzüm üzüme baka yayılıverdik şezlonglara. Bir de Güler Abla helvası girdi işin içine o arada. Oysa ki ayağımda patiğim ve lastiklerimle tam tarla havasına girivermiştim...

Oraya kadar gitmişken Güler Abla aldı eline hortumu... Bir güzel suladı yeni çimlenen canları...
