View Single Post
Eski 11-04-2013, 00:17   #9
AÇakıcı
Ağaçsever
 
AÇakıcı's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-01-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 98
sorun gıda fiyatlarının hala gereğinden ucuz olduğunu düşünen baronlar. öncelikle tohumları kısırlaştırdılar. tabi bunların polenleri ile tozlaşan komşu tarlalarda da yerli tohumlar da zamanla kısırlaştı. GDO'lu tohumlarla hem genimizle hem toprağımızla oynamaya başladılar. bir de sözde yeşil yakıt gibi gösterilen bioyakıt yalanı var ki normal yakıtlardan 6 kat daha fazla ve daha ağır metaryel atık ürettiğini gösteren araştırmalar mevcut. bioyakıt nedir? siz gıda için değil de yakıt için tarlanızı dikiyorsunuz. arabanız sizin yemeğinize ortak. misal; aynı tarlaya gıda diken bir çiftçi 100 TL kazanırken, bioyakıt için diken bir çiftçi 1000 TL kazanıyor. bioyakıt mutlaka yağlı bitkilerden üretmek zorunda da değil. gıda için üretilen buğday ile bile bioyakıt elde etmek mümkün. sizce çiftçi veya bu işin ticaretini yapan tüccar gıda veya yakıt arasında hangisini tercih edecektir?

Gıda fiyatları henüz olması gerektiğinden daha ucuz ve insanları da sömürmenin köleleştirmenin bir yolu da gıdalarına hükmetmektir. kızılderililerin bufaloları katledilene kadar kızılderililer amerikanın sahibiydi...

eski bir nlp kursundan bir örnek anlatmak istiyorum; "av ve avcı ilişkisi" eskiden insanlar yemek için avlanırlardı. sonra yemeğe ve yemeğin bol olduğu bölgelerini korumak için birbirlerini avladılar... hikaye böyle gider... kölelik, sömürgecilik, v.s... amerika parasındaki "karşılığı amerika merkez bankasında altın olarak saklanmaktadır" ibaresini kaldırdı. artık yeni dünya düzeni medyanın yönlendirmesiyle birlikte toplum mühendislerinin ellerine teslim edildi.

en tehlikeli virüs yanlış fikirlerdir. toplum mühendisleri insanlara bazı zaaflar yüklediler. her şeyi "vay bee" desinler diye yap, on lafından dokuzu "ben" olsun, rakiplerini "karala", herşeye "muhalefet et"... eskiden insanları köle yapıyorlardı sonra kölelik pahalı oldu insanları gemilerle taşı eğit işkence et sonra isyanları bastır filan sonra ülkeleri sömürmeye başladılar bir ülkeyi istila et bütün halk sana çalışsın sen ye ama bu da zamanla pahalı olmaya başladı o kadar milleti bastırmak için silah asker bulmak pahalıydı şimdi ise popüler kültür ile insanları hem köle ediyorlar hem de sömürüyorlar...

toplum mühendisleri bir popüler kültür oluştururlar ve bütün insanları istedikleri trendlere yönlendirirler günümüzün popüler kültürü; popülizm yani popüler olmanın popüler olduğu kültür. Türkçesi herkes birileri "vay bee" desin diye yaşar ve kazandığı bütün servetini birileri "vay bee" desin diye harcar.!? Düşünsene maliyeti 15.000$ olmayan bir arabaya birileri "vay bee" desin diye 150.000$ veriyorlar. maç magazin futbol moda sinema film dizi reklamlar bu facebook sosyal ağlar tv internet filan hepsi insanlara "vay bee desinler diye yaşa" mikrobunu bulaştırmak için yapılıyor. Bu "vay bee" salgın hastalığını bir düşünün. Bir trafik sıkışınca 100mt lik yolda araba, benzin, yol, asfalt milyon dolar maliyeti var bu kadar parayı ülkeleri istila etmeden sömürmeden gönüllü köleler olarak veriyoruz... insanlara para değil torunlarına anlatacakları bir hikaye ver sana köle olsunlar...

şimdi ise iletişim çağındayız toplumlara virüs bulaştırmak için her türlü iletişim aracına ulaşımı kolaylaştırdılar ama geri tepti. çünkü insanlar yanlış fikirlere karşı panzehir niteliğindeki doğru fikirlere de çok kolay erişebildiler. ve hasta yatağındaki uyanış başladı. şimdi yeni yepyeni dünya düzeninde elimizi bağlayacakları ipleri hazırlıyorlar. bizi gıdamızı tekelleştirerek ve hızla gıda fiyatlarını arttırarak yeniden köleleştirecekler. bu baronlar sadece bizim değil dünya nüfusunun %90'ının peşindeler...

AÇakıcı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön