Sayın kasap.94;
Ben, sizin bahçenizin tertip ve düzenine hayranım.
Bu düzen, şu son fotoğraflarınızda çok daha belirgin. O siyah saksılar, hepsi bir boy ve sıralı. Eee! Ne de olsa kış. Bahçe çıplak sayılır. Her şey daha net görünüyor.
Bu arada yer elmalarıda ağız sulandırıyor. Sirkeli turşusunu hala severim. Bazen pazarda bulunca kaçırmam.
Şakayıklar nergslerden önce davranmış. Olsun. Zaten güzel olan bahçenize, şimdiden güzellik katmaya başlamış.
Kış ortancası, burada, apartman bahçemizde var. Her yıl Samsun'ada götürmek istiyorum ama unutuyorum. İnşallah bu sefer unutmam.
Bellemeler başlamış. ''Belleme'' deyince aklıma küçük bir anekdot geldi. Anlatmadan geçemeyeceğim.
Yıllar önce bahçe bellerken, bu işlerin piri bir abimiz (allah rahmet eylesin.)yaptığım işi beğenmedi.
''Elinin körü'' yapmıyorsun.'' Dedi.
''O ne demek?'' Dedim. Malum bazen saçma-sapan yanıtlar verenlere, ''elinin körü'' diyerek, anlamsız bulduğumuzu ifade ederiz.
O yörede bu deyim, belleme sırasında küreğe gelen toprağı ters-yüz edip koyarız ya!
İşte o toprağa, iyice ufalanması için, bel küreğinin tersiyle, bir daha vurmaya derlermiş.
O günden sonra bende her kürekten sonra ''Elinin körü'' yaparım.
Selam ve sevgilerimle. Sağlık ve mutluluk dolu yeni bir sezon diliyorum.