Sayın Saldikenver, sn. Sakaki düzeltmeleri yapıp yayımladığında çeviri yapılan yerden de okuyacaksınız. Orada yetiştirici adeniumlar orta derecede besin ihtiyacı olan bitkilerden oldukları için, en iyi besin tutma kapasitesi düşük ve hatta besin bağlayıcı özelliği olan (bakır içeren) drenajı yüksek topraksız ortamlarda yetiştirilir deniliyor. Yani sitenin çeviri yapılan kısıma baktığımda, ortama direk gübre karıştırmak; benim o bölümün genelinde anladığım kadarıyla tercih edilmiyordu. O bölümde mıcırlı ortamdan bahsediliyor, ekstradan yapılan kimyasal gübrelemeden bahsediyor. Yukarıdaki mesajımı bu bilgiye istinaden yazmıştım.
Ancak bu yetiştiricinin
yetiştirme ortamı hakkında yazdıklarına daha detaylı bakarsak (burası çevirilen bölümde yoktu, ilk etapta da bakmamıştım); özetle demiş ki;
- Adeniumlar en iyi gelişimi havalandırması çok iyi olmakla beraber ne tutucu karakterde olan ortamlarda gösterirler. Ya sulama alışkanlıklarına göre ortam seçimi yapılmalıdır veya ortama göre sulama düzeni geliştirilmelidir. Mesela sık sulama yapmayı tercih ediyorsanız düşük nem tutacak bir ortam seçmelisiniz.
Uygulamada başarılı olan bazı karışımlar:
- Tayland usulü: Kil, domuz gübresi, hindistan cevizi-ağacının kabuk parçaları, yarı kompostlaştırılmış Samanea saman yaprakları (bizim gülibrişimlere benzettim görsellerde aratınca, bir ağaç) , biraz cocopeat ve kömürleşmiş pirinç kabukları karışımı (linkteki ilk resimlerde görülebilir)
Bu karışımı başarılı yapan hindistan cevizi parçaları - sünger gibi davranıp bir miktar nem çekiyor, ama havalandırmayı sağlayabilmek açısından da yeterli alan bırakıyor. Yaprak parçaları besinlerin yavaş salınımını sağlıyor, kil de tampon bölgeler oluşturarak besinlerin yavaş salınmasına yardımcı oluyor.
- Tayvan usulü: Muhtemelen hindistan cevizi parçalarını tedarik etmek zor olduğundan burada 80% oranında taş parçalarından, kalanı da fern fiber (ağaç ya da ot döküntüleri olsa gerek, tam karşılığını bilemiyorum) ve cocopeatten oluşan bir ortam hazırlanıyor. Hemen hemen tüm yetiştiricilerin tercih ettiği ve iyi sonuç aldığı ortam bu imiş. (forumlarda farklı haberler olduğu notunu da düşmüş; kum, kömürleşmiş pirinç kabukları ve kaya yünü karışımının daha favori olmaya başladığı yönünde tartışmalar varmış)
- Yetiştiricinin usulü:
Uzun bir süre büyükbaş gübresi, yerfıstığı kabuğu ve vermikülit karışımı kullanmışlar; ama verilen gübrenin oranlarını bilemedikleri için kalite anlamında süreklilik sağlanamamış. Bu nedenle son zamanlarda tamamen değişikliğe gitmişler. Ortam bileşenlerini su tutan ve tutmayan olarak 2 gruba ayırmışlar. Nem dengesini sağlamak için her iki gruptan da yaklaşık olarak eşit oranda karışım yapıyorlar. Tozları uzaklaştırmak amacıyla bütün malzemelere eleme yapıyorlar, bu şekilde daha iyi havalandırma sağlanan bir ortam oluyor. Bunları yaptıktan sonra, bitkinin boyuna, kullanımına (ithal mi, tohum anacı olarak mı yetişecek vb) ve mevsime göre karışım yapıp bunu kullanıyorlar.
Ortalama karışım olarak verdiği tablo:
Nem tutan malzemeler:
- 3 ölçü cocopeat
- 1 ölçü vermikülit
- 1 ölçü büyükbaş gübresi
Nem tutmayan malzemeler:
- 2 ölçü ufalanmış styrofoam (izolasyon köpüğü)
- 2 ölçü ufalanmış yer fıstığı kabuğu
- 1 ölçü mıcır
Not olarak, bu yukarıdaki nem tutan/tutmayan dengesinin ne kadar önemli olduğunu fark ettiklerini eklemiş. Bir keresinde, yakın zamanda saksı değişimi yapılan bitkilerde anormal ölüm oranı saptamış; ilk başta kontaminasyondan şüphelenmiş ve mantar ilacı uygulamış; ama çare olmamış. Birkaç hafta sonra bu bitkilerin hepsinin styrofoam köpük eklemesi unutulmuş karışıma dikildiğini farketmiş. Hemen sulama düzenini değiştirip, terlemenin artması için bitkiler arasında boşluk bırakarak çözüm bulmaya çalışmış. Havaların sıcak olmasının da yardımıyla, bitkiler adapte olmuş ve sorunu atlatmış.
Bana göre özetin özeti: "Her yiğidin yoğurt yiyişi farklı"

Tecrübem olsaydı da "şunu şunu yaptım, iyi oldu" gibi bir öneri getirebilseydim ama maalesef yok

Ama hala ve hala her bitki için "sulamak iyidir" ön kabulünü aşamadığımdan; ben olsam nem tutan bileşenlerden mümkün mertebe kaçınıp besini sulama ile verme yolunu seçerdim.