[Halil Balaban]

Merehabalar,
Bu yıl, siz kaktüs ve çiçek severlerden kaptığım virüsle, ben de hepinizde olan bulaşıcı hastalığa yakalanmış bulunmaktayım. Bu hastalıktan kurtulmak istemiyorum. Hastalığımla yaşamak istiyorum.
Ancak ilacımı da bilmem lazım. İşte benim şikayetim ilacımı bilememek. Çoğu değerli Vehibe Hanımefendi ve sevgili kardeşim Özgül20'den olmak üzere bir çok arkadaşımdan, tohum, çelik, soğan armağan aldım. Bunlardan kaktüs, sukulernt çelik ve yavruları ile soğanları ektim. Tohumları bahara sakladım. Soğanlar bahçede toprakta. Nergizler çiçeklenmeye başladı. Lale, sümbül gibi diğer soğanlılar toprak altında. Kaktüs, sukulent ve yapraklı çiçekler de çelikler olarak küçük saksılarda. Saksı toprağını 2 ölçü bahçe toprağı + 1/2 ölçü dere kumu + 1 ölçü yaprak çürüğünü karıştırarak yaptım. Bahçe toprağı o kadar sertleşmeye yatkın ki. Kumla karışınca beton gibi oldu. Sanki taşa ekim yapmışım gibi.
Değiştirmeye cesaret edemiyorum. Çelikler, bubandı.
2-3 gün yolda kapalı kaldı. Ekildi belki bundan sonra toparlanmaya
başlayacaklar. Belki kök yapmaya
başladılar ya da başlıyacaklar. Açarsam zarar vermekten korkuyorum. Ne yapayım? Baharı bekliyeyim mi? Kaktüsler için pazartesi açık balkona iki kat naylonlu sera yapmaya karar verdim. Bu fikre bu konuyu okyarak ulaştım. Hepinize teşekkür ederim. Sevgiyle kalın.
Halil Balaban