Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi peyyide
Orhan Bey, tekrar bahçenizi gezdim bugün. Gözüm gönlüm açıldı pazar sabahı  Emeğinize sağlık. Saygılarımla.
|
Merhaba peyyide Hanım;
Uzun bir aradan sonra İstanbul'a döndüm.
Burada bilgisayarımı dilediğim zaman kullanabileceğim için mutluyum. Zira Samsun'da internet bağlantım sorunlu olduğu için sanal alemden adeta koptum.
Bu sırada o kadar çok geride kalmışım ki, bıraktığım yerden başlamam halinde, her konuda geriden gelmem gerekecek. O da mümkün değil. Bende hemen bugünden başlayarak, sürdüreceğim. Örneğin gezebileceğim bahçelere, son sayfalarından itibaren bakacağım.

Siz dostlarım beni mazur görürsünüz ümidindeyim...
Bende;
Bahçeme ilişkin son görüntülerden birer ikişer yayınlarım arada sırada. Değerli ekipmanlarımı evde bir odaya taşıdım.
Son bir hafta tüm budamalarımı yaptım. Bunlara Clematislerde dahil. Özellikle geçtiğimiz yıllarda donlardan zarar görerek, bazıları toprak seviyesine kadar kuruyan,
Hibiscus Mutabilis, lantana, Callistemon'lar, Duranta Erecta, Brugmansia'lar, Mercan Ağacı ve Mercan çiçeği çalısı, Solanum Rantonetti, Melisa v.b. ile donlardan zarar görerek yaprakları ve taze dalları kuruyan,
Kaymak ağaçları, limon ve mandalina, Arbutus Unedo gibi bitkilerimi,
Agril denilen krağı ve don tülü ve fındık çuvalları ile sardım. Diplerini yanmış ahır gübresi ile malçladım. Ve geldim.
Artık sonuçları nisan ayında göreceğiz.
Bahçem tam bir hayalet bahçesine döndü.
Bu arada tarhlarıda hazırladım. Hatta gelecek yıl dikilecek fasulye sırıklarını bile sivrilttim.
Yalnız selluka tohumları henüz olgunlaşmadığı için toplayamadan geldim.
