View Single Post
Eski 29-11-2012, 16:55   #2913
vasces
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 02-08-2007
Şehir: İstanbul Beylikdüzü
Mesajlar: 25
8x4 tekniğiyle ilgili bilen ve konunun hakimi arkadaşlardan af dileyerek çıkış noktamızı şöyle anlatabilirim.

Biz de en başta pedro dikili 6 yaş ağaçları gezerek işe başlamıştık. Yalova araştırma enstitüsünde chandler tipi ağaçları da gördük hatta kendi kendimize "bunlar nasıl 8x4 dikilir" diye de sorduk. Ancak budamaları doğru yapılmadığı için ağaçlar normal gelişimine bırakılmıştı.

Pedro tarafındaysa çit dikim tekniğini uygulamanın zor olduğunu gördük (bahçe 8x8 le kurulmuştu).

Chandler i araştırırken Kaliforniya'nın ikliminden yola çıktık. Yazları kuru, kışları yağmurlu, karlı geçiyor. Rakımı 250-550 metre arasında ve trakyaya benzerlikleri fazla gibi gelmişti. Soğuklama süreleri de yakındı diyebiliriz. Bu en azından çeşit seçimi açısından bir kriter teşkil ediyordu. Dezavantajımız Chandler la kurulu 5 yaşını geçmiş ağaç bulamamamızdı. Pedro yu da yerinde görünce cesaretimiz arttı.

Çit dikim konusuna gelirsek ilk bahçe kurulumundan itibaren hedefi 200-250 dönüm olarak belirlemiştik. Burada herkes 15-20-30 dekarlık bahçelere sahip olacak ancak birbirine yakın olacağı için damlamada ortak filtre sistemi, 7-8 tarla ayrı ayrı sulanabilecek şekilde olacak ve herkes kendi giderlerinden sorumlu olacaktı. İşçi, traktör ve tüm ekipman ortak alınacak, bakım maliyetlerinden yeni satın almalara kadar hepimiz ortak hareket edecektik (kooperatif gibi). Aslında hedefimize 130 dönümle bir nebze ulaştık gibi. Yani arazi bulunması ve hazır hale getirilmesi, yeni kişinin sisteme ortak olması, yeni ekipmanların temini konularını çözdük ve sorunsuz devam ediyoruz. Ancak fidan temini, bakım konularında güvendiğimiz mühendislerin hataları nedeniyle sahada başarısız olduk. Çit dikimine de bu yüzden cesaret ettik. Yani budama ekipmanı ve makinelerini gerekirse yurtdışından 8-10 kişi ortak olarak getirebiliriz diye düşündük. Kaldı ki çit dikimle ilgili yabancı kaynaklardan da faydalandık ve işletilmesi çok pahalı olan (makine ekipman açısından) ama sahada uygulaması yapılabilen chandler çeşidi için bu işin kotarılabileceğini düşündük. Bundan sonra hatalardan ders alarak daha akıllı ve hızlı karar alacak şekilde dönümü arttırarak ama sahaya daha önem vererek yürütmeye çalışacağız.

İşin pazarlama kısmında görüştüğümüz bir kaç üretici ithalat yapmalarının sebebini ceviz iç kalitesinin Türkiye'de beklenilenin altında olması, özellikle İtalya, Şili gibi ülkelerden alınan cevizlerin oran ve iç kalitelerinde hiçbir sıkıntı çekmediklerini anlatmışlardı. Tabi farklı bölgelerden iyi kalitede ceviz bulup bunları bir araya getirmenin de kendileri için dezavantaj olduğunu söylemişlerdi.

Bizler de bu kalitede ceviz üretebilir, tek bir yerde nakliyeye uygun olacak tonajları pazara sunabilirsek avantajlı oluruz diye planlama yapmıştık. Tabi evdeki hesabın çarşıya uyup uymayacağını zaman gösterecek. Bazı kaynaklarda Amerika'ya önümüzdeki 20 yıl içinde ceviz konusunda en büyük rakibin Türkiye olacağı da söyleniyor. Bir ihtimal fındıktaki duruma düşülür mü bunu da bilemiyoruz. Ancak şu anda görünen daha bilinçli kapama bahçe kurulumlarının yapıldığı ve hatalardan daha çabuk dönüldüğü söylenebilir.

Tabi özellikle son zamanlarda yabancı çeşitlerle kurulu bahçelerde başarıya ulaşmak mümkün olur mu bu da muamma. Umarım her şey hepimizin gönlünce olur.

vasces Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön