View Single Post
Eski 12-11-2012, 20:36   #359
Ben fakir
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 07-11-2012
Şehir: Kocaeli, Avşa Adası
Mesajlar: 1,142
Sevgili dostlar,

Aşağıda sunduğum olayı aynen yaşadık, yazıyı da olayı yaşarken yazdım. Yanılmıyorsam beş yıl önce oldu bunlar...


"Beni yakından tanıyanlar bilir. İki kedi var bizim evde. Biri Tırmık, biri Munise...

Kedi cinsi için hiçbir sevgimiz, sempatimiz, hatta ilgimiz yoktu.

Hikayeleri uzun… Şu kadar özetlenebilir: Ondört yıl oldu onları elimize alalı… Gözleri açılmamış iki “enik” idiler. Ölüme terk edilmişlerdi…

Aldık, yaşadılar…

İşin kısası, doğrusu bu!..

Tırmık, maşallahı var; dokuz kiloluk bir toraman… Benimle konuşur. Dediğimi anlar, ben de onun dediğini anlarım. Bazen anlaşamaz, kavga ederiz… Ama, her şeye rağmen, birbirimizi severiz…

Munise, vahşiliğini hiçbir zaman terk edemeyen bir dişi oldu. Hiç evcil bir kedi olmadı. Hep onurlu kaldı…

Geceleri yattığı yer, evin annesinin ya da kızının koynu oldu. Beni, yani evin babasını ne zaman hatırladı derseniz… Mart kedisi olduğu günlerini bana ayırdı. Nasıl bir içgüdü ise?..

O gecelerde, kolumda yatarken… Gözlerine baktığımda, benden medet uman bir dişi görürdüm!..

***

Doğuştan gelen bedensel zayıflığı, ona çok çektirdi… Bize de!..

Raşitik büyüdü. Sinirsel nedenlerle, her kızdığı durumda, öğürmekten bir hal oldu…

Erkek kardeşi Tırmık’ın dokuz kilo olduğu şartlarda, altı buçuk kiloyu aşmadı. Dişilik duyguları, ona “tenasübünü” korumayı öğretmiş olmalı…

Allah için… güzel kızdı doğrusu!..

Çok çekti, çok hasta oldu…

Yumurtalık iltihabı, karaciğer yetmezliği, son devirlerinde konulan tanılar oldu.

Kediler, insanların yakalanabileceği her türlü hastalığa yakalanabiliyorlarmış, bilir miydiniz?..

Bu nedenle, kedilere özel veteriner ilaçları yok piyasada… İnsanlara, genellikle çocuklara uygulanan ilaç tedavileri, aynen kedilere uygulanabiliyor.

***

Farkındayım, çok uzattım…

Bir türlü asıl konuya gelemiyorum; ama kabullenmek, söylemek gerek!..

Munise çok hasta…

Ölüyor!..

***

Önce, arka ayakları felç oldu… Nasıl güçlü bir yaşama azmidir ki, ön ayakları ile kendini çeke çeke direndi hayata önceleri…

Sürekli ilgilenen veteriner kardeşim, bundan sonrasının azap vereceğini, bu nedenle uyutulmasının en doğru hareket olacağını belirtti…

Düşündük doğrusu, taşıyabilir miyiz diye…Çekebilir miyiz diye!..

Ama!..

Allahın verdiği canı almak, haddimiz değil…

Bu yüzden, son nefesine kadar biz bakarız ona diye karar verdik eşimle birlikte…


***

Hafta sonu, Avşa’ya iki günlük gidiş-gelişimden sonra gördüğüm Munise, bedeninin üst yarısını da kaybetmiş, sadece boynunu kullanabiliyordu.

***

Daha fazla detaya girmek istemiyorum… Artık, ne yemek yiyebiliyor, ne su içebiliyor…

Sadece bakıyor!..

Ve… Ben… Ağlıyorum!.. "


Evet, öykü bu!.. Tırmık hâlâ yaşıyor, evlenen kızımızın evinde. Tam bir obez oldu!..

Aileden kimse Munise'yi unutmadı!..

Ben fakir Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön