|
Sevgili Akçay ağabey,
Hemen konuya girmek isterim, risk almayı severim.
Topraksız tarım yapmayacağım demedimki, yapacağım büyük olan sistemimi topraklı küçük olan arazimi topraksıza emanet edeceğim, sera bekçisi var merak etme.
Ancak 'topraksız tarım'da tolerans yok, yani günler hatta saatler içerisinde yapacağımız müdehale çok önemli, ancak toprakta bu kadar risk yok, en azından toprağın toleransı var.
Akçay ağabey, bizler yeniyiz, diyelimki azotu, fosforu, demiri biraz fazla kaçırdık gitti güzelim salatalıklar mahvoldu emekler, ben bir işi yaparken minyatürünle başlarım.
İlk önce terasla başladım, tam ilgilenmedim ama oldu başardık diyebilirim, şimdi ise 400 m2'lik bir sistem, ileride bakarsın 5-10 dönüm topraksız olur, benim anlatmak istediğim işte bu görerek, anlayarak, özümseyerek işi büyütmek, körü körüne atlamak değil.
Topraksız tarım'ın bu işi yıllarca toprakta yapmış biri olarak söylüyorum; getirisi müthiş, erkencilik harika, lezzet ise minerallerle orantılı onu anladım, yani siz besini eksin verin, lezzet hemen kaçıyor, benim üründe aradığım aroma,lezzet, pazar değeri, raf ömrü vesaire. bunlar çok önemli, şimdi sana tüm samimiyetimle sorsam Demir /Ferrum ne kullanıyorsun, adı-sanı nedir? yazarmısın?
Saygılarımı sunuyorum, kolaylıklar dilerim....
|