Merhaba,
Bu başlığın 339 no'lu mesajında elimde ki tek kokulu gülün tomurcuklarında ki hastalık için çare ne olur diye sormuştum. Sulama eksikliği olabilir dendi ,ama diğer güllerimle birlikte bunu aynı şekilde ve zamanda suluyordum.
O tarihte hastalık şöyleydi: gülde herhangi bir böcek yoktu, sabah işe gitmeden yapraklarını hiç ıslatmadan dipten suluyordum. Öğlene doğru saat 10.30 gibi güneş almaya başlıyor, akşam güneş batana kadar. Terasta hem diğer saksılardan hem de diğer güllerden mesafeli durumdaydı. Çünkü , kokulu olduğu için bundan reçel yapıyordum. Güzel güzel açarken, tomurcuklar açmamaya ve üzerleri lekelenmeye, açmış olan kocaman gülün sanki çok ağırmış gibi başaşağı eğilmeye başlaması ile farkettim hastalık olduğunu. Soruma cevap alamayınca, o an için tek çarenin sert budama olabileceğini düşündüm ve oldukça sert budadım. Gözümün önünde erimesindense görmemek daha iyi dedim ve tatile gittim. Dönüşte serpilip büyüdüğünü, tomurcuklandığını görüp çok sevindim. Ancak 2,5 ay sonra yine aynı durum başladı. Açılmış gonca başını eğdi, tomurcuklar lekendi. Pembe gülüm buna rağmen mis gibi kokuyor.
Fotğrafı çekerken başka birşey daha farkettim, 1. karede olan leke, ''filiz burgusu'' hastalığı mı?
2. karede açmış olan gülün sağında görülen beyazımsı tomurcuk, 2,5 ay önce budayıp çelik olsun diye koyduğum dalda büyüdü

Böylede verimli bir gül...
Bu hastalık nedir, çaresi ne olacaktır?